Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Nurten Saydan, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yazdığı açık mektubunda, özellikle son düzenlemeler ve ekonomik sıkıntılar nedeniyle eczacıların yaşadığı sorunlara dikkat çekti.
Mevcut ilaç fiyat kararnamesinin güncellenmesini talep eden Saydan, açık mektubunda şunları kaydetti:
“Bütün dünyanın etkilendiği ekonomik sorunlar, ilaç piyasasının küresel bir pazar olması sebebiyle bizleri de oldukça zorlamaktadır. Ülkemizin dört bir yanında, köy, kent, belde demeden, yaklaşık 30 bin noktada halkımıza konforlu bir ortamda ilaç ve eczacılık hizmeti sunan biz eczacılar, ne yazık ki son dönemde yaşanan ilaç yoklukları ve eczanelerimizin karşı karşıya kaldığı ekonomik zorluklar nedeniyle büyük bir çıkmaza girmiş bulunmaktayız. Kayıplarımızın telafi edilmesini ve mesleğimizi hiçbir ticari kaygı duymadan sürdürebilmeyi arzu ediyoruz.
"İLACIN BULUNABİLİR VE ULAŞILABİLİR OLMASINI İSTİYORUZ"
İlaçların bulunamıyor olması, biz eczacılardan ziyade toplum sağlığının ciddi bir sorunu haline gelmiş olup ilaç yokluğu, sağlık sistemimizin işleyişini tehdit etmektedir. İlaca erişim, her bireyin temel hakkıdır. Bulunamayan ilaç, en pahalı ilaçtır. Bizler, halkımızın sağlığı için hizmet vermeye çalışırken hastalarımız, reçetelerindeki ilaçları bulabilmek için eczane eczane dolaşmak zorunda kalıyorlar. Bu durumu sadece izlemekle yetinemeyiz; Halk sağlığı için ilacın bulunabilir ve ulaşılabilir olmasını istiyoruz.
"TEK AMACIMIZ..."
Bugüne kadar pek çok zorluğa rağmen hizmet vermeye devam ettik, ancak ilk kez bu kadar çaresiz hissediyoruz. Tek amacımız, eczanelerimizi yaşatmak ve hizmetimizi kesintisiz sürdürebilmektir. Biz eczacılar, fakültelerimizde ‘tüccar’ değil ‘bilim insanı’ olarak yetiştirildik. Ancak ilaç firmaları ticari kuruluşlardır ve daima kâr-zarar hesabı yaparak hareket ederler. Maalesef, bu firmalar Sosyal Güvenlik Kurumu’na taahhüt ettikleri Kamu Kurum İndirimlerini (KKİ) uygulamaktan imtina etmektedirler. Sosyal Güvenlik Kurumu, keyfi olarak hareket eden firmalara yaptırım uygulamadığı için bu indirimlerin zararı da eczacıların sırtına yeni bir kambur olarak yüklenmiştir. Üstelik bu firma ve ilaçların sayısı Sosyal Güvenlik Kurumu’nun kayıtsızlığı sebebiyle her geçen gün daha da artmaktadır. Sendikamızdan sözlü ve yazılı olarak defalarca Sosyal Güvenlik Kurumuna başvurmamıza ve eczacının mağduriyetini anlatmamıza rağmen ne yazık ki bu duruma bir çözüm getirilememiştir.
"İLAÇ HİZMETİMİZİ ZORLAŞTIRAN İNDİRİMLER KALDIRILSIN"
Kamu Kurum İndirimlerinin uygulanmasını sağlamak Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğundadır. Eczacıların tarafı olmadığı bir konuda ulusal ve uluslararası ilaç firmaları ile karşı karşıya getirilmesi kabul edilemez bir durumdur. Kurum, firmalara bu indirimleri uygulatamıyorsa istirham ediyoruz, ilaç hizmetimizi zorlaştıran bu indirimler kaldırılsın.
Bunun yerine, eczanelerin aracı olmadığı, firma ile kurum arasında doğrudan mahsuplaşılan adil bir Kamu Kurum İndirim Sistemi acilen devreye alınmalıdır.
"ECZACI KÂR ORANLARI GİDEREK AZALMAKTADIR"
Küresel enflasyon dalgası, eczanelerimizi de derinden etkilemektedir. İFK olarak da bilinen, ilaçta kârlılık baremlerinin belirlendiği İlaç Fiyat Kararnamesinde 16 yıldır yeterli bir düzenleme yapılmamıştır. Eczane işletmelerinin sürdürülebilirliğini sağlayan en önemli unsur olan eczacı kâr oranları, belirlenen kademeler nedeniyle giderek azalmaktadır.
Bir diğer sorun ise, Avro kuru 38 TL seviyesine ulaşmışken, ilaç fiyatlandırmasında esas alınan 'Dönemsel Avro Kuru'nun 21,67 TL olarak belirlenmiş olmasıdır. Tüm dünyada yaşanan ekonomik iklim değişimi sebebiyle reel kur ile dönemsel avro kurunun arasındaki makas gün geçtikçe açılmakta; bu ciddi fark da ilaç tedariğinde kesintilere ve piyasada bulunabilirlik sorunlarına neden olmaktadır. 2022-2025 yılları arasında asgari ücret yüzde 420, TÜFE ise yüzde 270 oranında artarken, aynı dönemde avro kurundaki artış yüzde 244 seviyesinde kalmıştır. Kur güncellemesinin yılda bir kez olması ile birleşince her yıl güncelleme sonrasında piyasaya verilen ilaçlar bir süre sonra bulunamaz hale gelmektedir.
Bu durum, uzun yıllardır uygulamada olup haklımızın ilaca uygun fiyatlı erişimini sağlayan 'İlaç Fiyat Kararnamesi'nin artık miadını doldurduğunu ve ilaca erişimi kolaylaştırmaktan çok güçleştirdiğini de anlatmaktadır. Günümüz ekonomik koşullarını daha iyi yansıtan ve ilaç hizmetinin sürdürülebilirliğini sağlayacak yeni bir İlaç Fiyat Kararnamesi ile yeni bir fiyatlandırma modeli, eczanelerimizin ayakta kalmasını sağlamak yanında ilaç tedarik zincirinde yaşanan aksaklıkların önüne geçecektir.
"BAREMLER GÜNCELLENMELİ VE KÂRLILIKLARI YENİDEN GÖZDEN GEÇİRİLMELİ"
Yaşadığı sorunlar karşısında devletimizin mücadelesine destek olmak için vakarını koruyarak, kendi sıkıntıları hakkında hiçbir serzenişte bulunmadan ilaç ve eczacılık hizmetini özveriyle devam ettirmeye çalışan serbest eczane eczacılarının dayanacak gücü maalesef ciddi oranda azalmıştır. Bu sebeple yeni ve modern bir ilaç fiyat kararnamesi hazırlanana kadar eczacı karlılığının belirlenmesinde kullanılan baremlerin güncellenmesi ve karlılıkların yeniden gözden geçirilmesi eczacılara can suyu olacak derecede önemlidir."