Tahir Elçi Davasında avukatların talepleri reddedildi: Niye olay yerine gitmekten korkuyorsunuz?

Silahlı saldırı sonucu öldürülen eski Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin öldürülmesine ilişkin davanın 10'uncu duruşması Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Mahkeme avukatların taleplerini reddederken duruşmayı 12 Haziran'a erteledi.

Tahir Elçi'nin öldürülmesine ilişkin davanın 10'uncu duruşması Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

Diyarbakır’ın Sur ilçesinde, 28 Kasım 2015'te yaptığı "Bu kadim bölgede çatışma istemiyoruz" açıklamasının ardından çıkan çatışmada katledilen Diyarbakır eski Baro Başkanı Tahir Elçi ile ilgili açılan davanın 10'uncu duruşması görüldü. Davayı, Tahir Elçi’nin eşi CHP Milletvekili Türkan Elçi, CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), İnsan Hakları Derneği (İHD) ve çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi izledi. DEM Parti Milletvekilli Ceylan Akça ile Fransa ve İtalya'dan avukatlar da duruşmayı takip etti.

Davada polis memurları F. T., S. T. ve M. S., 'bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermek', firari sanık Uğur Yakışır ise 'olası kastla ölüme sebebiyet verme' suçundan yargılanıyor.

Sanık polisler SEGBİS ile duruşmaya katıldı.

"Taleplerimizin kabul edilmesi yönünde talepte bulunuyoruz"

Artı Gerçek'in haberine göre Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, davanın büyük duruşma salonunda görülmesi talebini iletti. Mütalaanın bu süre zarfında hazırlanmadığına dikkat çeken Eren "Maddi gerçekleri ortaya çıkaracak gerekli araştırmalar yapılmadı. Geçen celse tüm taleplerimizi reddettiniz. Ara kararlarınızı da görmezden geldiniz. Sizden bir kez daha taleplerimizin kabul edilmesi yönünde talepte bulunuyoruz" dedi.

"Kendi kararınızdan vazgeçtiniz, keşif kararı vermiştiniz"

Mahkemenin olay yerinde keşif yapmamasını da eleştiren Eren "Mardin Kebapevi kamerasının bulunduğu yere gitmediniz. Bize göre fotofilm kayıtlarına müdahale edilmiştir. Kendi kararınızdan vazgeçtiniz. Keşif kararı vermiştiniz. Hiçbir talebimizi dinlemediniz. Biz bu cinayetin tüm yönleriyle aydınlatılmasını istiyoruz. Bütün şüpheleri gidermeniz lazım" diye konuştu.

Davutoğlu neden dinlenmedi?

Dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu'nun dinlenmesi kararından vazgeçilmesine de tepki gösteren Eren, "Bir suikast taksirle işlenmez. Maalesef soruşturma aşamasından farklı bir noktada değiliz. Bu dava dosyasını bekleyen milyonlarca insan var. Bu anlamda toplumun adalet konusunda tatmini için verdiğiniz ara kararlardan vazgeçmenizi istiyorum. Dosyanın iddia makamına tebliğ edilmesini istiyoruz" dedi.

Avukat Zahide Beydağı da "Şuan bulunduğumuz noktada keşif yapılmadan ve tanıklar dinlenmeden karar sağlıklı olmayacaktır. Taleplerimizi yineliyoruz ve kabul edilmesini istiyoruz" diye konuştu.

"Mahkeme heyeti cinayet mahalline temas etmeden hüküm kuramaz"

Avukat Mahsun Batı, "İki örgüt üyesi olaydan bir gün önce Bağlar'da polis aracına silahlı saldırıda bulunuyor. Ve bu iki kişi istihbari dinleme altında idi. CMK 135 kapsamında dinleme kayıtları getirilmelidir. Yürütmenin başındaki şahıs yani başbakan 'bu cinayet siyasi bir suikasttir' dedi. Kendisine katılıyoruz. Adaleti tesis etmeliyiz. Tesis edebilmek için de delilleri toplamalıyız. Fakat savcılık delil toplamadan dosyayı mahkemenin kucağına bırakmıştır. Mahkeme heyeti cinayet mahalline temas etmeden hüküm kuramaz. Ara kararınızdan dönmenizi ve dinleme kararı olup olmadığı husunun aydınlatılmasını istiyor" diye konuştu.

Avukatların talepleri yine reddedildi

Mahkeme avukatların taleplerini reddetti ve iddia makamına mütalaası sunması için son kez süre verdi. Duruşma 12 Haziran'a ertelendi.

"Sayın başkan siz niye olay yerine gitmekten korkuyorsunuz?"

Eski Diyarbakır Barosu Başkanı Mehmet Emin Aktar, "Sayın başkan siz niye olay yerine gitmekten korkuyorsunuz? Dönemin başsavcısı ile Sur Emniyet Müdürlüğüne gittik. Kısa bir süre görüşme yapacağını söyledi. Ve o sırada kayıtların silindiğini düşünüyoruz. O gün baro başkanımız katledildiği gibi biz delil topluyorduk. Savcı iki gün sonra olay yerine gideceğini söyledi. Cinayet mahalline gidilecek gün güvenlik endişesiyle gidilmedi. Orda bir cinayet işlenmişse orada bulunan silahlı herkes şüphelidir" dedi.

Aktar, devamında "Sadece Tahir Elçi'nin kim tarafından öldürüldüğünü açıklayın. Ceza vermeyecekseniz de vermeyin. 37 yıldır avukatım, sadece Tahir'i kimin öldürdüğünü bulun. Siz tek bir delil incelendiniz mi? Oysa tüm meslektaşlarım o kadar çalıştı ki. Tek talebim Tahir Elçi'nin faillerinin bulunmasıdır." diye konuştu.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri

Milli Parklar Genel Müdürlüğü'nden 'Meryem Ana' açıklaması
Tuzla sahilinde 2 ceset bulundu
Sahte dolar iddialarına soruşturma
MSB'den disipline sevk edilen teğmenlerle ilgili yeni açıklama
Ertuğrul Özkök | Rahmi Koç: "İş adamıyım ama hayatım 5 kuruş bile getirmeyecek 3 işle geçiyor"