Rektör atama ve yurt kararına tepki: 'Üniversiteler yürütmenin uzantısı olamaz'

Eğitim İş İzmir 4 No’lu Yükseköğretim Şube Başkanı Elbey Kale, rektörlerin cumhurbaşkanı tarafından atanması ve belediyelerin yurt açmasının engellenmesi kararlarına tepki gösterdi.

TBMM’de kabul edilerek yasalaşan; rektörlerin cumhurbaşkanı tarafından atanması ve belediyelerin yurt açmasının engellenmesi kararlarına eğitimcilerden tepki geldi.

Cumhuriyet'te yer alan habere göre Eğitim İş İzmir 4 No’lu Yükseköğretim Şube Başkanı Elbey Kale, üniversitelerin bilimin değil, biatın merkezine dönüştüğünü ifade etti. Kale, rektör atamalarına dair yeni yasanın üniversite özerkliğine ve anayasaya aykırı olduğunu dile getirdi.

'Üniversitenin varlık gerekçesini ortadan kaldıracak bir müdahale'

Anayasanın 130. maddesinin üniversitelere bilimsel ve idari özerklik tanıdığını söyleyen Kale, “Rektör atamalarının yürütmeye bağlanması, bu özerkliği fiilen ortadan kaldırmak demektir. Üniversiteler yürütmenin uzantısı olamaz! Bu yasa, üniversiteleri bilimsel özgürlüğün değil, biat kültürünün hâkim olduğu kurumlara dönüştürmek anlamına gelir. Akademik kadroların niteliği yerine siyasal sadakat esas alınacak; üniversiteler özgür düşüncenin değil, tek sesliliğin alanına dönüşecektir. Bu yasa sadece bir yönetim tercihi değil, doğrudan Türkiye’de üniversitenin varlık gerekçesini ortadan kaldıracak bir müdahaledir” dedi.

'Belediyelerin açtığı yurtlar hayati önemdedir'

Yurtlara ilişkin alınan kararı da değerlendiren Kale, belediyelerin öğrenci yurdu açma ve işletme yetkisinin ortadan kaldırılmasının; yalnızca bir idari yetki meselesi değil; sosyal devlet anlayışına, kamu hizmetine ve gençliğin geleceğine karşı doğrudan bir tehdit olduğunu ifade etti. Gençler için yurt açılmasının belediyenin asli görevlerinden biri olan sosyal destek hizmetlerinin bir parçası olduğunu vurgulayan Kale, “Özellikle KYK yurtlarının kapasite sorunu yaşadığı, özel yurtların ise fahiş ücretlerle öğrenci sömürüsüne dönüştüğü bir ortamda; belediyelerin açtığı yurtlar, hem maddi zorluk yaşayan öğrenciler hem de aileleri için hayati önemdedir. Bugün barınma yalnızca konutla ilgili bir sorun değil; eğitime erişim, fırsat eşitliği ve insan onuruna yaraşır yaşam hakkının bir parçasıdır” diye konuştu.

'Cemaat ve tarikat yurtlarına teşviktir'

Kamu denetiminden uzak yurtlarda barınan gençlerin; fiziksel, psikolojik ve ideolojik baskılara maruz kaldığını anımsatan Kale, “Bu gerçek göz ardı edilerek belediyelerin yurt hizmetinden dışlanması, gençlerin cemaat ve tarikat yurtlarına yönelmesini fiilen teşvik etmek anlamına gelir. Yerel yönetimlerin halkın ihtiyaçlarını doğrudan gözlemleyerek çözüm üretme kapasitesi, merkezi idarenin katı ve tek tip uygulamalarına göre çok daha hızlı ve etkili sonuçlar doğurur. Belediyelerin bu yetkisini ellerinden almak, sadece gençlere değil; toplumun en temel haklarına müdahaledir. Barınma hizmetleri ticari ya da siyasi çıkar konusu yapılamaz. Gençlerin barınma hakkı güvence altına alınmalı, yerel yönetimlerin bu alandaki rolü anayasal çerçevede desteklenmelidir. Bu karar, bir kuşağın barınma krizine mahkûm edilmesidir. Bu karar, halkçı belediyeciliğin önünü kesme çabasıdır. Bu karar, sosyal devlet ilkesine açıkça aykırıdır” ifadelerini kullandı.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri

İran saldırısının ardından... ABD'den uyarı: Aralarında Türkiye de var!
İran'dan İsrail'e yeni saldırı dalgası: Sirenler çaldı, halk sığınaklara indi
İsrail, İran'da 7 şehri vurdu: Hedefler arasında Fordo nükleer tesisi de yer alıyor
RTÜK’ün hukuk karnesi: 'Yaptırımların yüzde 51'i Danıştay'dan vize alamıyor'
Dünyaca ünlü fizik mühendisi Canan Dağdeviren ölümden döndü, yaşadıklarını anlattı