Kadın Koalisyonu, kayyım uygulamalarına karşı açıklama yaptı.
"2024 yerel seçimlerinin hemen ardından, seçilmiş belediye başkanlarının hukuka aykırı biçimlerde görevden alınması ve kayyım atamalarıyla karşılaştık" denilen açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
"Biz kadınlar bu uygulamaların sonuçlarının neler olacağını önceki deneyimlerimizden biliyoruz. 2024 öncesi kayyım uygulamaları bize gösterdi ki seçme ve seçilme hakkının ihlali olan bu uygulamaların ilk hedefi kadınların yıllarca verdikleri mücadele sonucu edinilen kazanımlar oldu. Kadın danışma merkezleri ve sığınaklar kapatıldı, LGBTİ+’lara yönelik hizmetler hedef alındı, kadın emeğine dayalı kooperatifler dağıtıldı, çamaşırhaneler kapatıldı…
Bugün geldiğimiz noktada, geçmişte yaşananlar hâlâ hafızamızda tazeyken, kadınlara ve çocuklara yönelik sosyal desteklerin birçok belediyede yeniden askıya alınması veya tamamen ortadan kaldırılması riskiyle karşı karşıyayız. Bu süreç, kadınların üzerindeki bakım yükünü artırmakta, yoksulluğu derinleştirmekte ve toplumsal cinsiyet temelli kamu hizmetlerine erişimi daha da imkânsız hale getirmektedir. Tehdidin adını doğru koymalıyız: Bu, kadınların kazanımlarına yönelik sistematik bir tasfiye sürecidir.
Bu müdahaleler yalnızca bir koltuk değişimi değil; kadınların yerel karar alma hakkının, kamusal görünürlüğünün ve toplumsal kazanımlarının gaspıdır. Hayatlarımıza da, yaşadığımız yerlere de, dayanışmayla ördüğümüz geleceğimize de sahip çıkıyoruz."
"Kadın örgütlerinin mücadelelerini görünür kılmaya devam edeceğiz"
"2002’den bu yana kadın örgütlerinin bulundukları yerelde belediyeler ile geliştirdikleri iletişim ile yürüttüğümüz belediye izleme çalışmasında bu dönem seçimle göreve gelmemiş yapıları muhatap almayı reddediyoruz" denilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Bu sebeple antidemokratik yollarla ele geçirilen bu belediyeler tarafından hayata geçirilen hak ihlallerini, kadınlara yönelik hizmetlerde yaşanan hak kayıplarını, attıkları geri adımları belgeleyeceğimiz bir izleme çalışmasına başlıyoruz. Bu izleme çalışmasıyla;
- Yerel halkın demokratik iradesinin gasp edilmesini kayda almayı,
- Kadınların karar alma süreçlerinden dışlanmasını ifşa etmeyi
- Bakım emeği yükü ve kadın yoksulluğundaki artışı görünür kılmayı
- Toplumsal cinsiyet eşitliği politikalarının sistematik biçimde tasfiyesini belgelemeyi, amaçlıyoruz.
Katılımcı, topluluk temelli veri toplama ve yerel basın taramaları ile gerçekleştireceğimiz, göstergelere dayalı bu sistematik izleme, feminist hareketin hafızasına katkı sunan, yerel kadın örgütlerini güçlendiren ve uluslararası feminist ağlarla bağ kuran bir dayanışma aracıdır. Bu ihlalleri ve otoriter uygulamalar karşısında kadın örgütlerinin mücadelelerini görünür kılmaya, bu mücadelelere güç vermeye devam edeceğiz."