İstanbul Sözleşmesi’nin ilk imzacısı olan Türkiye, kadın ve LGBTİ örgütlerinin uzun süredir yaptığı tüm itirazlara ve anayasa aykırı olmasına rağmen Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararıyla sözleşmeden ayrılmıştı.
Cumhuriyet'ten Zehra Özdilek'in haberine göre; İstanbul Adliyesi önünde toplanan hukukçu kadınlar "İstanbul Sözleşmesi bizimdir! Vazgeçmiyoruz" pankartı açarak "Yaşasın kadın dayanışması" sloganları attılar.
Kadınlar adına konuşan avukat Sezen Ezer, "Bir gece milyonlarca kadın adına verilen kararı tanımıyoruz. Erkek şiddetini cezasızlıkla ödüllendirenlere karşı hep buradaydık. İstanbul Sözleşmesi bizimdir. Vazgeçmiyoruz. Biz bütün kadınların hayatları için burada olacağız. Tüm kadınları dayanışmaya çağırıyoruz. Biz İstanbul Sözleşmesi' mi feshedilmesini tanımıyoruz. Bu karar siyasi bir karardır. Biz kadınlar irademizi tanımayan hiçbir kararı tanımıyoruz. Kararı çek, İstanbul Sözleşmesi'ni uygula" dedi. Ezer şöyle devam etti: "İstanbul Sözleşmesi kadınlara yapılan bir lütuf değil, kadınların doğuştan gelen haklarını mücadeleler ile eril sistemin himayesinden sökerek kazandığı bir haktır. Mevcudiyetimizi, korunmaya değer her çeşit haklarımızı, irademizi, onurumuzu hiçe sayarak, üstelik hukuka aykırı olarak alınan fesih kararını asla tanımıyoruz. İstanbul Sözleşmesi gerektiği gibi uygulanana, erkek şiddeti son bulana kadar mücadelemiz devam edecek. Sizin değil bizim kararımız demekten, haklarımızı, hayatlarımızı savunmaktan vazgeçmiyoruz. Kadın düşmanı devlete karşı yaşasın kadın dayanışmamız. "