2017 yılında Isparta E Tipi Ceza İnfaz Kurumu’nda aile hekimi doktoru olarak göreve başlayan A.S.K’nın 2020 yılında cezaevi yönetimi tarafından kendisine gönderilen mevzuat dışı isteklerle ilgili bir rapor yazmasının ardından cezaevi müdürü A.Y tarafından sistematik bir şekilde baskıya maruz bırakıldığı iddia edildi.
Daha önce de kurum müdürüyle ufak tefek tartışmalar yaşadığı belirtilen doktor A.S.K, iddiaya göre kendisine gönderilen sağlık mevzuatına aykırı istekler hakkında yazdığı raporun ardından iş yerinde mobinge uğramaya başladı. Sağlık Mevzuatı’na aykırı rapor düzenlenmesinin istendiği ancak kendisinin bunu yapmayacağını ifade eden doktor hakkında görevi kötüye kullanmaktan soruşturma açıldı.
Kurum müdürü A.Y’nin istediği raporun Sağlık Mevzuatı’na aykırı olmadığını söylediği, ancak doktorun istenen raporun mevzuata aykırı olduğunu Sağlık Bakanlığı’ndan CİMER aracılığıyla sorup öğrendiği ifade edildi.
İddiaya göre Dr. A.S.K, iş yerinde sürekli kameralardan takip edilerek hakkında sürekli tutanak tutuldu, doktor kurumda yalnızlaştırılmaya çalışıldı ve Dr. A.S.K ile iyi geçinen personellerin kurum içinde görev yeri değiştirildi.
Cezaevi yönetimi tarafından bütün personelin aranıp “Aile hekimi kayıtlarını aldırın” diye baskı yapıldığı öne sürüldü. Cezaevi Müdürü A.Y tarafından kurumda çalışan, Adalet Bakanlığı’na bağlı memurların Dr. A.S.K hakkında tutanak tutmalarının istendiği belirtilirken, tutanak tutmayan personelin mevzuatta olmayan işleri yapmaya zorlandığı vurgulandı.
Doktor A.S.K’nın ise keyfi şekilde müdür A.Y tarafından kuruma alınmadığı öne sürüldü. İşte o tutanak:
WhatsApp gurubunda da hakkında asılsız mesajların olduğu belirtilen Dr. A.S.K hakkında cezaevi müdürü A.Y’nin sürekli suç duyurusunda bulunduğu ve cezaevi savcısı M.Ö’nün valilikten soruşturma için izin istediği, ancak doktor A.S.K’nın cezaevi müdürü hakkında CİMER aracılığıyla şikayetçi olduğunda aynı savcının soruşturmaya yer yoktur diyerek olayın üzerini örttüğü öne sürüldü.