Eski Başbakan Yardımcısı ve eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, X hesabından, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Kadir Topbaş‘ı vefat yıldönümünde andı.
Arınç, Kadir Topbaş’ın belediyeciliğini övdükten sonra, Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan‘ın AYM kararlarına uyulmamasına tepki gösteren konuşmasını değerlendirdi.
"Siyaset, mevkii ve parti imkanlarını çok acımasızca kullanan, bir güruhun hedefi oldu"
Arınç Topbaş ile anılarını anlattığı açıklamasına şöyle devam etti: "Kadir Topbaş, İstanbul Belediye Başkanlığını ikinci defa kazanmış ve sonrasında üçüncü yılında istifa etmek zorunda kalmıştı. Güçlü bir imana sahipti, işine bağlı, bilgili, saygılı, itibarlı, kul hakkına dikkat eden, hiçbir zaman kamu imkanlarını kendi şahsi çıkarları için kullanmayan, fevkalâde cömert ve tüm İstanbul'un saygınlığını kazanmış Kadir Ağabeyi idi. Gün geldi yakınlarından ihanet gördü, iftiraya uğradı. Kendisine ve aile fertlerine düşmanlık yapıldı. İstedikleri menfaat ve çıkarlara cevap vermediği için ellerindeki basın, siyaset, mevkii ve parti imkanlarını çok acımasızca kullanan, çıkarlarını bölgesel milliyetçilik yaparak perdeleyen bir güruhun hedefi oldu. Bunlar yapılırken yanında birkaç samimi dostun duasından ve gözyaşından başka bir şey bulamadı. Eski dostları suskun kalmayı ve ona sırtlarını dönmeyi tercih etti. O, çok onurlu bir insandı. Aile yakınlarının daha da zarar görmemesi için istifa etti. Aleyhine çalışanlar, İslam'ın en ağır suç olarak nitelediği iftira ve kul hakkıyla hala utanç içinde yaşıyorlar. Kadir Ağabey bu konuda tek bir örnek değildi, bu süreçte pek çok başarılı insan da aynı düşmanlığa maruz kaldı."
Arınç "Bu kötülükleri yapanlar, alet olanlar, sessiz kalanlar ve destekleyenler! Hayatta iken helalleşmediniz şimdi ne yapacaksınız merak ediyorum" diyerek AKP içinden bazı isimlere ağır eleştirilerde bulundu.
"Sokağa ve medyaya bile çıkamıyorsunuz"
"Durumlarınızı biliyorum, hepinizin tahtı sallandı, düştünüz. Sokağa ve medyaya bile çıkamıyorsunuz. Siyasi arenamızda yeni bir yöntem olarak ortaya çıkan 'belirli günler ve haftalar siyasetçileri' oldunuz. Allah sizleri ve sizler gibi olanları toplum hayatından uzak etsin" diye belirtti.
"Bir teşekkürüm de değerli başkan Sayın Zühtü Aslan'a"
Arınç açıklamasının devamında AYM Başkanı için şu ifadeleri kullandı: "Vefa demişken bir teşekkürüm de Anayasa Mahkemesi'nin değerli başkanı Sayın Zühtü Aslan'a. Sayın başkan, son konuşmanızı dinledim her zamanki gibi değerli, bilgili, açık sözlüydü; ilgiyle ve takdirle izledim. Verdiğiniz hikmet dolu örnekler beni çok duygulandırdı. Temel hak ve özgürlüğün korunması, ahde vefa ilkelerini çok güzel ifade ettiniz. Sayın başkan, sizi ve size yoldaş olan işte, gönülde, fikirde bir olduğunuz çalışma arkadaşlarınızı çok seviyor ve takdir ediyoruz. Son zamanlarda size yöneltilen hakaretamiz ifadeler, istihza dolu cümleler, tezyif edici ithamlar ve tehditleri şiddetle kınıyorum. Sizler bu milletin kabul edilmiş duası oldunuz.
"Sizleri savunması gerekenlerin suskunluğunu üzüntüyle takip ediyorum"
Elli yılı aşkın siyasi hayatımda sizin savunduklarınıza ve başardıklarınıza sahip çıkmak ve savunmak vefanın gereğidir. İyi ki varsınız ve hep var olasınız. Sizleri savunması gerekenlerin suskunluğunu üzüntüyle takip ediyorum. Merhum Aliya'nın dediği gibi 've her şey bittiğinde, hatırlayacağımız şey; düşmanlarımızın sözleri değil, dostlarımızın sessizliği olacaktır.' Sayın başkan, görev süreniz bittiğinde size olan vefa borcumuzu geçmişten bugüne ayrıca yazacağım."
"İlkesizliği ve vefasızlığı bir siyasi manevra kabiliyeti gibi görenler..."
Arınç "Son söz" diyerek "ilkesiz" olanları eleştirdi: "İlkesizliği ve vefasızlığı bir siyasi manevra kabiliyeti gibi görenler ise kısa vadede olanları kar sayan ama aslında ziyanda olanlardır. Elli yılı aşkın zaman bu ülkede siyaset yaptım. Şimdi arkama dönüp baktığımda bana kalan ve dokunabildiklerime aktarabildiğimi düşündüğüm iki önemli husus var işte: İlkeler bütününe bağlı bir siyaset ve vefa..."