Hatay’da 6 Şubat depremlerine yönelik açılan davada mahkeme dikkat çeken ara karara imza attı. Mahkeme, depremzede ailenin Cumhurbaşkanlığı, bakanlıklar, belediye başkanlıkları ile Hatay Valiliği ve İskenderun Kaymakamlığı’na “sorumluluk” gerekçesiyle açtığı tazminat davasında AFAD’ı da dosyaya ekledi.
Cumhurbaşkanlığından belediyeye kadar tazminat davası
Cumhuriyet’ten Sefa Uyar'ın haberine göre, Hatay İskenderun’da yaşayan dört çocuk babası M.T., 6 Şubat’ta meydana gelen depremde yaşamını yitirdi. Ailenin avukatı Doğan Erkan; Cumhurbaşkanlığı, İçişleri, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği ile Hazine ve Maliye bakanlıkları, Hatay Valiliği, Hatay Büyükşehir Belediyesi, İskenderun Kaymakamlığı ve İskenderun Belediyesi aleyhine tazminat davası açtı.
'Cumhurbaşkanlığı alınmayan tedbirlerden doğrudan sorumlu”
Dilekçede, depremde yıkılan binaların yapı ruhsat/izinlerini yeterli zemin etüdü yapmadan veren, denetlemeyen, arama kurtarma faaliyetlerine geciken idarelerin kusurlu olduğuna işaret edilirken “Devamlı depremlerin olduğu bir bölgede deprem, mücbir sebep olarak nitelendirilmemeli. Cumhurbaşkanlığı, bu deprem nedeniyle alınmayan tedbirlerden doğrudan sorumlu” denildi.
'Umut verici bir gelişme'
Hatay 3. İdare Mahkemesi, söz konusu kurumların yanı sıra “AFAD’ın husumetiyle de inceleme yapılması” gerektiği gerekçesiyle kurumun da “hasım mevkisine alınmasına” oybirliğiyle karar verdi.
Kararı değerlendiren aile avukatı Erkan şu ifadeleri kullandı:
"AFAD, cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle İçişleri Bakanlığı’na bağlandığından, illerde de valilik talimatıyla çalıştığından AFAD’ı temsil eden üst idarelere husumet yönlendirmiş, AFAD’ı ayrıca davalı yapmamıştık. Ancak Hatay İdare Mahkemesi, bir hukuk usulü inisiyatifi alarak AFAD’ı da davalı konuma almıştır. Böylece AFAD’ın da sorumluluğu değerlendirilecek ve yargılama konusu olacak. Umut verici bir gelişme. Her durumda, devleti temsil eden tüm bu idarelerin kusurları ve kusursuz sorumlulukları var. Vatandaşın maddi-manevi tüm zararlarını karşılamalılar. Sosyal devlet AKP ile tümüyle sönümlendiğinden mahkemelerde hak aramak durumunda kalıyoruz."