11’inci Yargı Paketinin içeriğine dair iddialar gündeme gelmeye başladı. T24'ten Ceren Bayar'ın haberine göre, taslakta, “Doğuştan gelen biyolojik cinsiyete ve genel ahlaka aykırı tutum ve davranışta bulunan ya da bulunmayı alenen teşvik eden, öven veya özendiren kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” maddesi yer alıyor.
Ayrıca aynı cinsiyetteki kişilerin nişan veya evlenme töreni yapmaları hâlinde 1 yıl 6 aydan 4 yıla kadar hapis öngörülüyor. Mevcut ‘alenen cinsel ilişkide bulunan veya teşhircilik’ suçunun cezası ise 6 aydan 1 yıla çıkarılırken, 1 yıldan 3 yıla yükseltiliyor.
Taslakta yer alan düzenlemeler, yalnızca bireyleri değil, LGBTİ+ hikâyelerine yer veren dijital platformları da etkileyecek. Maddenin gerekçesinde, fiziki ve ruhsal sağlığı koruma, sağlıklı nesiller yetiştirme ve aile kurumunu koruma amacı vurgulandı.
Taslakta cinsiyet değiştirme yaşının 18’den 25’e çıkarılması ve ameliyat koşullarının zorlaştırılması da yer alıyor. Buna göre cinsiyet değiştirmek için başvuru sahibinin 25 yaşını doldurmuş olması, evli olmaması ve değişikliğin ruh sağlığı açısından zorunlu olduğunu Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenen tam teşekküllü eğitim ve araştırma hastanesinin resmi sağlık kurulu raporuyla belgelemesi gerekiyor. Rapor en az üçer ay aralıklarla yapılacak dört değerlendirme sonucunda verilecek. Mahkeme, rapor doğrultusunda nüfus sicilinde gerekli düzeltmeyi yapacak.
Taslak ayrıca zorunlu tıbbi müdahaleler için özel düzenleme içeriyor. Genetik veya hormonal hastalık nedeniyle genital organlarda gelişme bozukluğu olan kişilerde gerekli tıbbi müdahaleler yapılabilecek ve nüfus sicilinde düzeltme mahkeme kararıyla yapılacak. Kanuna aykırı cinsiyet değişikliği yapanlara 3 ila 7 yıl hapis ile bin TL'den 10 bin TL'ye kadar adlî para cezası öngörülüyor.
Gerekçelerde, cinsiyet değişikliğine ilişkin zorunluluğun bilimsel olarak belirlenmesi gerektiği, gençlerin ve aile kurumunun korunmasının devletin yükümlülüğü olduğu vurgulandı. Taslağın genel gerekçesinde ayrıca aile kurumunun korunması, toplumun genel ahlâk ve değerlerine yapılan saldırıların önlenmesi ve cinsiyetsizleştirme akımlarıyla mücadele edilmesi amaçlandığı ifade edildi.