İPA Başkanı Dr. Buğra Gökçe (X) hesabından İPA'nın bayram öncesi raporu analizini paylaştı. Gökçe'nin paylaşımına göre:
Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi ve BDDK verileri, Türkiye'deki ekonomik zorlukların derinleştiğini ve borçlanma oranlarının arttığını ortaya koyuyor. Vatandaşlar, bayramı neşeyle değil, borç yükü altında karşılıyor.
Borç Yükü Artıyor
Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi'nin 2024 Ocak-Nisan dönemi verilerine göre, bireysel kredi kartı borcundan dolayı yasal takibe uğrayan kişi sayısı geçen yılın aynı dönemine oranla %70 artarak 428 bin 678'e yükseldi. Aynı dönemde bireysel kredi borcundan dolayı yasal takibe uğrayanların sayısı ise %32,5 artışla 354 bin 976 kişiye ulaştı. Bu durum, birçok vatandaşın borçlarını ödeyemediğini ve finansal sıkıntılar yaşadığını gösteriyor.
Toplam Borç 3 Trilyon Lirayı Aştı
BDDK verilerine göre, vatandaşların bankalara olan toplam kredi kartı ve bireysel tüketici kredisi borcu 3 trilyon lirayı geçti. Aynı zamanda KOBİ'lerin bankalara olan borcu da 3,6 trilyon lira seviyesine ulaştı. Yılın ilk üç ayında 478 bin kişi ilk defa kredi kullanırken, Mart 2024 itibariyle bireysel kredi kullanan kişi sayısı 40,3 milyon kişiye yükseldi.
İcra Dosyalarında Büyük Artış
Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) verilerine göre, 1 Ocak 2024 tarihinde icradaki dosya sayısı 21 milyon 307 binken, 12 Haziran 2024 itibariyle bu sayı 22 milyon 149 bine çıktı. Sadece altı ayda 842 bin yeni icra ve iflas dosyası açıldı.
İstanbul'da Durum Daha Da Kötü
İstanbul Planlama Ajansı'nın (IPA) Mayıs ayı verilerine göre, İstanbul'da her beş kişiden biri elde ettiği gelirle geçinemediği için borçlanmak zorunda kalıyor. Artan hayat pahalılığı, derinleşen ve kronikleşen yoksulluk, gıda ve konut harcamalarının toplam harcamalar içindeki ağırlığının artması vatandaşları zorluyor. Geçinemeyen vatandaşlar, bankalara borçlanıyor ve borçlarını ödeyemeyenler icra takipleri ile karşı karşıya kalıyor. Kredi alma imkanı olmayan bazı vatandaşlar ise tefecilerin kucağına itiliyor.
Ekonomi Politikalarının Sonuçları
Uygulanan yanlış ve gerçeklikten uzak ekonomi politikalarının ağır yükünü dar ve orta gelirliler, çalışanlar ve emekliler ödüyor. Bu bayram, neşe içinde girmemiz gereken bir zaman dilimi olması gerekirken, halkımız borç içerisinde ve ekonomik sıkıntılarla boğuşuyor.
Yetkililerin bu duruma acil çözüm üretmesi ve sürdürülebilir ekonomi politikaları geliştirerek, vatandaşların refahını arttırıcı adımlar atması gerekmektedir.