Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik işgal girişimi başlatması, dünya siyasetini ve ekonomisini derinden etkiledi.
Batı ülkeleri başta olmak üzere, dünya ekonomisinde enflasyon tehdidi giderek arttı, ülkelerin ekonomi yönetimleri ise enflasyona faiz artışlarıyla yanıt verdi.
Türkiye’de ise, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı, “yeni ekonomik model” kapsamında, enflasyonun yükselmesine rağmen faiz düşürmeye devam ediyor.
Uygulanan ekonomi politikası, muhalefet ve iş dünyasının önemli temsilcilerinin tepkisini çekiyor.
ERDOĞAN, ELEŞTİREN TÜSİAD’A TEPKİ GÖSTERMİŞTİ
Uygulamaya koyulan yeni ekonomi modelindeki hedefleri tutmayan Erdoğan, haziran ayında iktidarın politikalarını eleştiren Türkiye Sanayici ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Orhan Turan’a ”Sen çıraksın. Önce haddini bileceksin, iktidara ders vermek kim siz kimsiniz” diye seslenmişti.
TÜSİAD BAŞKANI YİNE KONUŞTU: HİÇBİR PAYDAŞA FAYDA SAĞLAMAZ
Dün, 11 yıldır enflasyon tahminleri tutmayan Merkez Bankası, yılsonu enflasyon tahmini yükseltti. Enflasyona karşı bir önlem alınmazken, aralık ve ocak aylarında baz etkisinden medet umuluyor.
BESİAD-GESİFED İş İnsanları Zirvesi’nde konuşan Turan, para politikasının sadece genişleyici değil, gerektiğinde sıkılaştırıcı yönde kullanımının dengelenme için gerekli olduğunu söyledi:
“Uzun vadede tüm ekonomik paydaşlara fayda sağlayacak bir ortamı yakalamak için, kullanılan para politikası bileşenleri ne kadar sade ve anlaşılır olursa istenilen noktaya ulaşmak o denli kolay olacaktır.
Ekonomik aktörler tarafından kolayca anlaşılabilen politikalar, bütüncül etkileri değerlendirilmeden tasarlanan mikro düzeydeki karmaşık politikalardan çok daha iyi sonuçlar verecektir. Unutmayalım ki, fiyat istikrarı olmadan ekonomi doğru şekilde işlemez ve bu durum, daha önce de belirttiğimiz gibi, hiçbir paydaşa fayda sağlamaz. Enflasyonla doğru mücadelenin, sağlıklı büyüme için önkoşul olduğunu tekrar hatırlatmak isterim.”
“POLİTİKALAR GÖZDEN GEÇİRİLMELİ REFAH KAYBIMIZ YÜKSEK”
Turan, atılan adımların hedeflere ulaşmada yeterli gelmediği durumda iktisadi politikalarının gözden geçirilmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi:
“2013’ten bu yana global ekonomiden aldığımız payın hızla düşmesi hepimizi düşündürmeli. Bundan 10 yıl evvel ülke ekonomimizin dünyadan aldığı pay yüzde 1,2’lerdeyken bugün bu pay yüzde 0,8’e kadar düşmüş durumda. Yılın ilk çeyreğinde yüzde 7’lik bir büyümeyi yakalamamıza rağmen, ekonomideki öncü göstergeler hem ihracatımızda, hem iç ekonomide ve üretimde yılsonuna doğru hızlı bir yavaşlamayı işaret ediyor. Cari açık halen artış trendinde. Enflasyon hedeflediğimiz seviyelerde değil, refah kaybımız yüksek.”
“SAĞLIKLI İŞLEYEN BİR FİNANSAL SEKTÖRE İHTİYAÇ VAR”
TÜSİAD başkanı Turan, ayrıca aylardır çözülmeyen krediye erişim sorununa da değindi. Turan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yoğun regülasyon döneminden geçen finansal kesimin de bu regülasyonlar çerçevesinde kredi vermesi daha da zorlaşıyor. Unutmayalım ki, sağlıklı işleyen üreten, istihdam yaratan bir reel kesimin arkasında bu süreci destekleyen sağlıklı işleyen bir finansal sektöre ihtiyaç var. Uyguladığımız politikaları dizayn ederken bu süreçleri göz önünde bulundurmalıyız.”