Türkiye'de 2 milyon kadın bu hastalıkla mücadele ediyor; Çikolata kisti kalıcı hasara neden olabilir

Türkiye'de 2 milyon kadın bu hastalıkla mücadele ediyor; Çikolata kisti kalıcı hasara neden olabilir

1.5 milyon kadının mücadele ettiği Endometriozis tablosunda belirtiler göz ardı edilip tedavide geç kalındığı takdirde ise organlarda kalıcı hasar oluşabiliyor.

Halk dilinde ‘çikolata kisti' olarak bilinen Endometriozis, rahim içini oluşturan ve endometrium olarak adlandırılan dokunun bu bölge dışında bulunması durumu olarak tanımlanıyor.

Türkiye'de üreme çağındaki her 10 kadından 1’i, bir başka deyişle 2 milyon kadın endometriozis hastalığıyla mücadele ediyor.

 

Pek çok hastalıkla ortak belirtilere sahip olması, kimi hastalarda sinsi ilerlemesi ve yıllık rutin kontrollerin ihmal edilmesi nedeniyle tanı konulması 7 yılı bulabiliyor.

Geç teşhis edilmesi hastaların yıllarca yaşam kalitelerini bozacak şiddette seyredebilen ağrılarla yaşamak zorunda kalmalarına, dahası infertilite sorununa neden olabiliyor.

Pek çok organda tutulum yapabilen ve karın zarından 5 mm’den daha fazla derine ilerlemiş olan ‘derin endometriozis’ tablosunda tedavide geç kalındığında organlarda ciddi kalıcı hasar oluşabiliyor. 

NTV'de yer alan habere göre, Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Taner Usta, derin endometriozis tedavisinden başarılı sonuç alınmasında erken tanının kilit role sahip olduğuna dikkat çekerek, “Erken tanı organlarda fonksiyon kaybı ve daha ağır ameliyatlardan hastayı kurtarabiliyor. Tedavi ile ağrılardan kurtulmak ve normal bir hayat sürmek mümkün oluyor. Hastanın ağrılarının ve fonksiyon kaybının düzelmesi sayesinde iş, özel ve sosyal hayatı olumlu yönde etkileniyor” diyor. 

 

ORGANLARDA KALICI HASAR OLUŞTURABİLİR

Endometriozis vücutta bulunduğu bölgelere göre, peritoneal endometriozis, endometrioma, karın duvarı endometriozisi ve derin endometriozis olarak sınıflandırılabiliyor. Karın zarından 5 mm’den daha fazla derine ilerlemiş olan endemotriozis, ‘derin endometriozis’  olarak tanımlanıyor.

Derin endometriozis kalın bağırsak (özellikle kalın bağırsağın son kısmı olan rektum), appendiks, idrar kesesi ve üreter (böbrekten idrarı mesaneye ileten tüpler), siyatik sinir, diyafram ve akciğer gibi organlarda görülüyor.

Prof. Dr. Taner Usta’ya göre, endometriozis hastalarının yüzde 10-20’sinde oluşan derin endometriozisin şiddetli ağrının yanı sıra başta bağırsaklar, yumurtalıklar ve böbrekler olmak üzere tutulum yaptığı organlarda önemli hasarlar oluşturabilir.

Tutulan organa göre sorunlar değişir. Örneğin bağırsak tutulumunda karın hamile gibi şişerken, dışkılama sırasında şiddetli ağrı gelişebilir. Siyatik sinirleri tutmuş, yürümede güçlük ve düşük ayak sorunları oluşabilir.

 

Mesane endometriozisinde kasık ağrısı ve kanlı idrar sorunları yaşanırken, diyafram endometriozisinde şiddetli sağ omuz ağrısı görülür. Tedavide geç kalındığında bu tür önemli sorunlar kalıcı hale dönüşebilir ve hastanın yaşam kalitesini ciddi boyutlarda düşürür.

BU ÜÇ SİNYAL ÇOK ÖNEMLİ 

Derin endometriozisin en yaygın belirtisi, yani birincil semptomu, özellikle adet dönemlerinde yaşanan yoğun pelvik ağrısı (kalça-bel) oluyor.

Ancak adet döneminde gelişen ağrılar hastalar tarafından olağan bir durum olarak görüldüğü için genellikle ihmal ediliyor ve hekime başvurulmakta gecikiliyor. Erken tanı için derin endometriozis belirtilerinin ihmal edilmemesi gerekiyor.

Özellikle sancılı adet görme, adet sırasında sancılı dışkılama ve ağrılı cinsel ilişki sorunları derin endometriozisin üç önemli belirtisini oluşturuyor. Bu sorunlar ihmal edilmeden mutlaka endometriozis tedavi merkezine başvurulmalı.

BU BELİRTİLER VARSA DİKKAT!

Aşağıda yer alan belirtilerden 5’i sizde varsa, sorununuzun nedeni derin endometriozis olabilir.

-Pelvik bölgesinde (kalça-bel) sürekli ağrı

-Adet döneminde aşırı kanama

-Adet döneminde şiddetli ağrı

-Ara lekelenme kanamaları

-Dışkı yaparken zorlanma, şiddetli ağrı, kabızlık ile gaz sorunları

-Ağrılı cinsel ilişki 

-Karında şişkinlik 

-İdrar yaparken ağrı ve yanma, kanlı idrar

-Özellikle adet döneminde migren sorunu yaşamak

-Hamile kalamamak

-Sürekli yorgun hissetmek

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.