Yücel: Barış, AKP'nin siyasi hesaplarına kurban edilemeyecek kadar değerli

Yücel: Barış, AKP'nin siyasi hesaplarına kurban edilemeyecek kadar değerli

Deniz Yücel, "Barış, AKP'nin siyasi hesaplarına kurban edilemeyecek kadar kıymetli ve değerli bir olgudur. Süreç şeffaf bir şekilde ve toplumsal mutabakatla yürütülmelidir" dedi.

CHP MYK, Genel Başkan Özgür Özel başkanlığında parti genel merkezinde toplandı. CHP Sözcüsü Deniz Yücel, MYK sürerken toplantının gündemine ilişkin basın toplantısı düzenledi.

"Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çok önemli açıklamalar yapacağı duyuruldu. Videolarla geri sayım başlatıldı" diyen Yücel, şöyle konuştu:

"Cumartesi günü Sayın Cumhurbaşkanı ne demiş, neymiş bu önemli açıklamalar diye bir baktık ki dağ fare doğurmuş. Bizi DEM Parti ile görüşüyoruz diye ‘terörist’ ilan eden Erdoğan, adı bile belli olmayan bu sürecin sadece üç siyasi partiyle yürütüleceğini söylemiş. Yetmemiş, cümlelerinin arasına ümmetçiliği, mezhepçiliği serpiştirip aklınca milletimize mesaj verme telaşına düşmüş. Sayın Erdoğan, millet iradesini gasbedip atadığınız kayyumlar ortada. Hukuksuz şekilde talimatlı yargınızla cezaevine gönderdiğiniz belediye başkanları ortada. Toplumsal mutabakatın olmadığı, tüm siyasi partilerin temsil edilmediği, sivil toplum örgütlerinin yok sayıldığı ve en önemlisi şehit ailelerinin ve gazilerin dışarda bırakıldığı bir süreç başarılı olamaz. Üç-beş oy devşirmek uğruna bu süreç kapalı kapılar ardında, şeffaflıktan uzak bir şekilde yürütülemez.

Hukukun üstünlüğünün, demokratik bir yönetim anlayışının egemen olmadığı bir ortamda toplumun tüm kesimlerinin kendisini huzurlu, güvenli ve eşit hissetmesi mümkün değildir. Ve barış, AKP'nin siyasi hesaplarına kurban edilemeyecek kadar kıymetli ve değerli bir olgudur. Şunu da söylemeden geçmemek gerekir: Halka dokunmayan, bu ülkenin gerçek gündemi olmayan, sadece siyasi rant devşirmek için hamaset kokan konuşmalar ancak ve ancak ‘tarihi körlük’ olarak nitelenebilir. Süreç şeffaf bir şekilde, geniş tabanlı bir katılımla ve toplumsal mutabakatla yürütülmelidir. Dün de söyledik, bugün de söylüyoruz, yarın da söyleyeceğiz: Biz CHP olarak terörün karşısında, barışın yanındayız."

"Yüreğiniz varsa getirin sandığı"

Yücel, şu ifadeleri kullandı:

"Yıl 2025, yapay zeka dünyayı kasıp kavuruyor, dünya teknolojik gelişmeleri kaçıran ülkelerin yıllarca geriye gideceği hızda bir yarışın içerisinde ama bu ülkede hala 15 milyonun üzerinde emekli, 16 bin 881 lirayla geçinmeye çalışıyor. Üstelik emekliye verilen 2 bin 412 liralık sadaka düzenlemesi henüz çok tazeyken ‘Yıl içerisinde dört kez zam yapacağız’ diyenlerin asgari ücretlilere tek bir zam yapmaması da cabası. Bu ülkede 17 milyonun üzerinde asgari ücretli ve onların aileleri, açlık sınırının altında yaşam mücadelesi veriyor. Halkına fakirliği, kıtlığı reva görenler de halkın geçim sıkıntısına çözüm üreteceklerine yapay zekaya soruşturma başlatıyorlar.

Tam da bu zihniyetin 23 yıllık varlığı artık ülkenin en büyük sıkıntısı haline gelmiştir. Tam da bu zihniyetin 23 yıllık iktidarı ekonomik krizin başlıca kaynağı haline gelmiştir. Çocuklarımızın elindeki göstermelik bomboş beslenme çantalarının, evladının isteklerine ‘hayır’ demek zorunda olan mutsuz ve çaresiz ebeveynlerin, aylardır çarşı pazar yüzü görmemiş mutfakların ağırlığını yüreğimizde taşıyoruz. İnsan onuruna yaraşır bir yaşam sürmek artık hayal. Ödenememiş faturaların, elektriği kesilmiş evlerin, birikmiş kredi kartı borçlarının, kaynamayan tencerenin, taneyle kirazın, az porsiyon çorbanın, yarım bardak çayın, askıda ekmeğin ve hatta askıda geçen hayatların mutsuzluğu sinmiş ülkemize.

Dün, ‘Bir yüzükle yola çıktık’ diyenler, bugün lüks ve şatafattan sokağın sesini duyamaz hale geldiler. Ne yazık ki AKP iktidarında artık ülke ekonomisinin toparlanması mümkün değildir. AKP hükümetinin hızla uzaklaştığı demokrasi çizgisine geri dönmesi, ekonominin düzelebilmesinin başlıca unsurudur. 23 yıllık iktidar sarhoşluğu, AKP iktidarında ciddi derecede bir körlük yaratmıştır. 85 milyonun ortak bir gerçekliği vardır. AKP iktidarı artık bu milletin sorunlarına çare, çözüm üretememektedir. Sandık geldiğinde bu millet 23 yıldır yaşadığı zulmün karşılığını en sert şekilde verecektir. O yüzden yüreğiniz varsa getirin sandığı diyoruz."

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.