Yavuz Ağıralioğlu: Mehmet Uçum ile birebir aynı şeyleri düşünüyorum
Yavuz Ağıralioğlu, HÜDA PAR çalıştayına ilişkin, "Mehmet Uçum ile birebir bu konuda aynı şeyleri düşünüyorum" dedi.
Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, partisinin genel merkez binasında düzenlediği haftalık basın toplantısında konuştu.
Ağıralioğlu, "Türkiye’nin etrafında uzun bir zamandır bedelini bizim ödemekte olduğumuz Suriye kriziyle başlayan şimdi Şam’ın düşmesinde itibaren İsrail'in yeni güvenlik programına dönüştürülen evveli de zaten böyleydi, bir süreç var. Kamuoyunun dikkatini çekiyoruz. Türk milletine haber veriyoruz. Türk devletinin yöneticilerini uyarıyoruz. Sınırlarımızın hemen bitişiğinde bir Amerikan projesi, bir İsrail güvenlik programının en kuvvetli sacayağı oluşturuluyor" dedi.
"Hükümetin içerisinde mevzilenen, bölücülük de duysun"
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum’un HÜDA PAR’ın çalıştayı ile ilgili açıklamalarına ilişkin de konuşan Ağıralioğlu, şunları söyledi:
"Bu çözüm laflarının bizim hafızamızdaki, tedai ettirdiği şeyi daha önce büyük çözülme olduğu için bu Çözüm Çalıştaylarına, Çözülme Çalıştayları demeyi ben adet edinmiştim. Eski zaman çözümde olduğu gibi. Daha önce de uyardım. Bir daha uyarıyorum. Mehmet Uçum Bey'le birebir bu konuda aynı şeyleri düşünüyorum. Mehmet Bey’in açıklamasını okudum. HÜDAPAR Çalıştayına söylüyor; ‘Ne yaparsanız yapın terörsüz Türkiye pazarlıksız, kayıtsız, şartsız gerçekleştirecektir. Terörsüz Türkiye geçildiğinde milli devletin esaslarını, Cumhuriyet, üniter yapı, Türk milleti, Türk vatandaşlığı ve Türkçeyi, Türk bayrağı ve İstiklal Marşı'nı kimse tartışmaya açamayacaktır’. Kıymetli bir laf. ‘Cumhuriyetle kazanılan milli devleti tartışmaya açmak ve beka sorunu çıkarmak kimsenin haddi değildir. Buna asla geçit verilmeyecektir. Tam tersine terörsüz Türkiye, milli devleti daha da güçlendirecek, adımların atılmasını sağlayacak ve yurtsever demokrasiyi güçlendirecektir.’ Herkes duysun. Hükümetin içerisinde mevzilenen, bölücülük de duysun. Bu son süreçte Suriye'den başlayan ve Türkiye'ye giden sınırlarımızı yalayacak şekilde ateş hattına çekebilecek olan sürecin heveslileri de duysun. Türkiye Cumhuriyeti Devleti üniter bir devlettir."
Ağıralioğlu, şöyle devam etti:
"85 milyon varlığımızın adı Türk milletidir. Bayrağımızın adı Türk bayrağıdır, milletimizin adı Türk milletidir, dilimiz Türkçedir. Bunlardan taviz vermek esasına dayalı hiçbir hevese müsaade edilmeyecektir. Bu hassasiyet merkezinde önümüzdeki dönem bir bölünme hevesini, ana dilde eğitimle, anayasada bir üniter yapıyı haleldar edecek bir gevşemeyle buluşturma heveslerini bu sertlikle göğüslüyor olmalarını çok kıymetli buluyorum. Umarım bu hassasiyetler hükümetin bu süreçle ilgili kırmızı çizgileri olur.
O bizim çok hassasiyetli üstünde durduğumuz bir şeydir. Çünkü önümüzdeki dönem bir taraftan da Tayyip Bey dahil anayasa tartışmaları gündemdedir. Anayasa tartışmalarının merkezinde bu Mehmet Uçum Bey şu lafları nezaret etmelidir. Yani anayasa tartışmalarının olmazsa olmaz ilk şartı cumhuriyet, üniter yapı, Türk milleti, Türk vatandaşlığı, Türkçeyi ve İstiklal Marşı’nı asla tartışmayacağımız bir kırmızı çizgi hattında konuşabilirsiniz.
O zaman konuştuklarımıza biraz kulak kabartabiliriz. Bunların herhangi birinin haleldar olacağı bir zemini tartışmayı, müzakereyi devlet millet varlığımıza tehlike sayarız. Kabul etmeyeceğimizi beyan ederiz.”
Ne olmuştu?
HÜDA PAR, dün Diyarbakır’da düzenlediği “Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayı”nda 15 maddelik çözüm önerisi sunmuştu.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum X hesabından yaptığı paylaşımda, şu ifadeleri kullanmıştı:
"1 Ekim ve devamında Sayın Bahçeli’nin hamleleri ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaklaşımlarıyla devreye giren Devlet İnisiyatifinin bir etkisi de bütün emperyalist bölünme projesi yanlılarının bir bir deşifre olmasıdır.
Terör sorununun kökten ortadan kaldırılması için başlatılan yeni dönemi istismar edenler hadsizlikte zirve yaptılar.
Türkiye’yi bölme hedefli Emperyalist dış Kürt sorunu projesini referans alıp güya insani çözüm çalıştayı yapanlar sonuç bildirgesiyle açıkça ve arsızca Türkiye’nin bölünmesinden yana olduklarını ilan ettiler.
Terör diyemeyen, terör örgütüne karşı çıkamayan bu grup iki millet, iki vatandaşlık, iki eğitim dili, hatta iki resmi dil ve iki ülke diyerek Türkiye düşmanlığını ve bölünme niyetlerini ortaya döktüler.
Cumhur İttifakından nefret edenlerin ve Ak Partili görünenlerin de içinde yer aldığı ama insani olmadığı kesin, bu “bölünme çözümü çalıştayı” Terörsüz Türkiye için başlatılan yeni döneme ihanettir.
Hele İslam’ı istismar ederek referans yapan ve bu bölünme projesine dayanak üretme çabaları ile Cumhuriyetin esaslarına düşmanlıkları ise tam bir alçaklıktır.
Ne yaparsanız yapın Terörsüz Türkiye pazarlıksız, kayıtsız ve şartsız gerçekleşecektir.
Terörsüz Türkiye’ye geçildiğinde de Milli Devletin esaslarını; Cumhuriyet, Üniter Yapı, Türk Milleti, Türk Vatandaşlığı ve Türkçeyi, Türk Bayrağını ve İstiklal Marşını kimse tartışmaya açamayacaktır.
Cumhuriyetle kazanılan Milli Devleti tartışmaya açmak ve beka sorunu çıkarmak kimsenin haddi değildir. Buna asla geçit verilmeyecektir. Tam tersine Terörsüz Türkiye, Milli Devleti daha da güçlendirecek adımların atılmasını sağlayacak ve yurtsever demokrasimizi güçlendirecektir."
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.