Sayıştay şaşkın 2,5 MİLYON DOLARLIK 'DA VİNCİ ROBOTU' KAYIP

Sayıştay şaşkın 2,5 MİLYON DOLARLIK 'DA VİNCİ ROBOTU' KAYIP

Sayıştay, şehir hastanelerindeki usulsüzlüklere ilişkin bir dizi olumsuz tespitte bulundu. Sayıştay raporunda Bilkent Şehir Hastanesi’ni işleten şirketin, maddi değeri yüksek olan Da Vinci robot ile lazer eximer cihazını Sağlık Bakanlığı’na teslim etmediği saptandı. Her iki cihazın piyasa değerinin 22 milyon TL’yi bulduğu belirtiliyor. 

 

Sayıştay’ın Sağlık Bakanlığı 2019 Yılı Denetim Raporu’nda şehir hastanelerinde yaşanan usulsüzlükler teker teker tespit edilirken, hastaneleri yapan şirketlerin sözleşme hükümlerine uymadıkları örnekler halinde açıklandı.

Buna göre; Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’nde Sağlık Bakanlığı’na teslim edilmesi gereken tıbbi cihazların bir kısmı depoda bekletilirken, bir kısmının da Mersin Şehir Hastanesi’nde olduğu ortaya çıktı.

Sayıştay denetçileri Sağlık Bakanlığı görevlileri ile Bilkent Şehir Hastanesi deposuna da giderek yerinde inceleme yaptılar. Bu inceleme rapora şöyle yansıdı:

“İdare personeli ile mahallinde yapılan depo sayımında, 294 tane tıbbi ekipmanın depoda tutulduğu ve İdareye teslim edilmediğinden sağlık hizmet sunumu için kullanılamadığı anlaşılmıştır... Söz konusu firma tarafından gelen dokümanlar incelendiğinde, bazı cihazların Mersin Şehir Hastanesi’nde kalibre edildiği tespit edilmiştir. Söz konusu cihazların maliyetinin Mersin Şehir Hastanesi’nin toplam sabit yatırım tutarına mı yoksa Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’nin toplam sabit yatırım tutarına mı dahil edildiği ise anlaşılamamıştır.”

2,5 MİLYON DOLARLIK 'DA VİNCİ ROBOTU' KAYIP

Sayıştay raporunda Bilkent Şehir Hastanesi’ni işleten şirketin, maddi değeri yüksek olan Da Vinci robot ile lazer eximer cihazını teslim etmediğinin altı çizildi. Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’nde şirket tarafından sağlık tesisi ile birlikte teslim edilecek olan demirbaşlar ve tıbbi cihazların bir kısmı sağlık tesisinde bulunamadı. Örneğin 1 Şubat 2019 tarihinde açılan Ankara Bilkent Şehir Hastanesinde, maddi değeri yüksek olan Da Vinci robot ile eximer cihazının 31 Aralık 2019 tarihi itibarıyla teslim edilmediği saptandı. Bakanlık teslim edilmeyen cihazların şirkete yapılacak ödemede mahsuplaştırılacağını savundu. Da Vinci Robotu’nun satış fiyatının 2,5 milyon Dolar, Eximer cihazının ise 350 bin Dolar civarında olduğu belirtiliyor. Bu durumda toplam değeri 22 milyon TL’yi bulan her iki cihazın akıbeti belirsiz.

Ankara Bilkent Şehir Hastanesi binasının sözleşmede belirtilen şartlara uygun olarak inşa edilmediği ifade edilen Sayıştay raporunda, proje ek mahal listesinde “radyolojik mahallerin kurşun kaplama ve laminat duvar olması” ibaresi yer almasına karşın uygulamada laminat duvar yerine toplam 6.561,73 metrekare alçı plaka duvar yapılması buna örnek olarak gösterildi.

Mersin Şehir Hastanesi’nde sözleşmede yer alan deprem izolatörlerinin bulunmadığı, hastane kurulu gücünün yüzde 70 enerjisini sağlayacak güçte olması gereken dizel jeneratörün, bu kapasitede olmadığı tespit edildi.

Sayıştay’ın raporunda yer alan diğer tespitler şöyle:

Şehir hastaneleri sözleşmelerinde, görevli şirketin sorumluluğuna gidilebilmesi için kesinleşmiş mahkeme kararı şartı yani ispat getirilirken, Sağılık Bakanlığı’nın sorumluluğuna gidilebilmesi için kesinleşmiş mahkeme kararı şartı aranmadı. Yani Sağlık Bakanlığı hastaneyi yapan şirketin sorumluluğu olan bir konuda tazminat alabilmek için yargı kararını beklemek zorunda kalırken, şirketin yargı kararını beklemek gibi bir yükümlülüğü yok.

Bilkent Şehir Hastanesinde elektrik giderlerini yaklaşık yüzde 25-30 civarında indiren trijenerasyon tesisinin sözleşmeye uygun olmadığı tespit edildi. Verim değerinin en düşük limitin yüzde 85 olması gerekirken, şartnamede belirtilen özellikte sistemin kurulmadığı görüldü.

Şehir hastanelerinin yatırım ve işletme aşamalarında şirketlerin sözleşmeye uygun hareket etmemeleri durumunda uygulanacak yaptırımlar caydırıcı değil. Örneğin, Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’nin tamamlanma aşamaları süresinde bitirilmemesine rağmen şirketten teminat alınmadı, caydırıcı yaptırımda bulunulmadı.

Şehir hastanelerinin hizmet süresince yapacakları hatalarda puanlama sistemine gidildi. Sağlık Bakanlığı tarafından asıl yaptırım olarak bahsedilen hata puanı hesaplanması, belli bir puana ulaşılana kadar görevli şirket için bir anlam ifade etmiyor. Başka bir ifadeyle, hata puanı limiti aşılıncaya kadar görevli şirket önemsiz maddi yaptırımlarla karşılaşıyor.

Şehir hastanelerinde firmalar sözleşmede yer alan tıbbi ekipmanları eksik olduğu için kapatılan hastanelerin tıbbı ekipmanları bu hastanelere getirildi. Sayıştay, “Tıbbi ekipmanın getirilmesi sözleşme kapsamında görevli şirketin yükümlülüklerinden biri olup, tıbbi ekipman listesinin ihtiyaca binaen hazırlanarak tüm ihtiyaç duyulan ekipmanın şirket tarafından sağlanması esastır” uyarısında bulundu.

Bursa ve Ankara Bilkent Şehir Hastanelerinin ihale doküman eki olan tıbbi ekipmanların teknik özelliklerinin şartnamede ayrıntılı düzenlenmemesi nedeniyle kabul aşamasında bazı tıbbi ekipmanların sağlık hizmet sunumuna uygun nitelikte olmadığı anlaşıldı. Buna rağmen teknik şartnamede yer alan kısa düzenlemelere uygun olduğundan dolayı kabulü yapıldı.

31 Ocak 2019 tarihinde düzenlenen Tıbbi Ekipman Muayene Kabul Komisyon Tutanağında, Ankara Bilkent Şehir Hastanesinde teknik şartnameye uygun olmakla birlikte sağlık hizmet sunumu için yetersiz olan 18 kalemin olduğu belirlendi. Örneğin, şartnamede göz ameliyatlarında kullanılan eximer lazer cihazı için teknik şartnamelerde “göz kliniği için kullanılacaktır” gibi genel bir ifade kullanılmakta iken endolazer cihazı gibi özellikli başka bir cihaz için hiçbir açıklama ve detay bulunmad

Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’nde görevli şirket Sağlık Bakanlığı’na kullanması için teslim etmesi gereken tıbbi malzemelere deposunda bekletti. Teslim etmediği ekipmanların bir kısmını Mersin Şehir Hastanesi’ne götürdü. Sağlık Bakanlığı bu tespite ilişkin Sayıştay’a yanıt vermesine karşın, Sayıştay raporunda bu yanıtın yeterli görülmediği şu şekilde ifade edildi:

 “Ankara Bilkent Şehir Hastanesi'nin görevli şirkete ait deposunda tespit edilen cihazlara ilişkin bir açıklama yapmamıştır. Mersin Şehir Hastanesinde kalibrasyonu yapılan cihazlar için ise, söz konusu cihazların Ankara Bilkent Şehir Hastanesi projesinin ekipman listesinde yer aldığını ifade etmiş olup, kanıtlayıcı bir belge sunulmamıştır.”

Sayıştay raporunda teslim edilmeyen tıbbi ekipmanla ilgili “İdare personeli ile mahallinde yapılan depo sayımında, 294 tane tıbbi ekipmanın depoda tutulduğu ve İdareye teslim edilmediğinden sağlık hizmet sunumu için kullanılamadığı anlaşılmıştır. Ayrıca bazı cihazlar üzerinde bulunan metroloji etiketlerinden yola çıkılarak, cihazları kalibre eden firmadan kalibrasyon sertifikaları resmi yazı ile istenmiş ve söz konusu firma tarafından gelen dokümanlar incelendiğinde, bazı cihazların Mersin Şehir Hastanesinde kalibre edildiği tespit edilmiştir. Söz konusu cihazların maliyetinin Mersin Şehir Hastanesinin toplam sabit yatırım tutarına mı yoksa Ankara Bilkent Şehir Hastanesinin toplam sabit yatırım tutarına mı dahil edildiği ise anlaşılamamıştır” denildi.

Ankara Bilkent Şehir Hastanesi binasının sözleşmede belirtilen şartlara uygun olarak inşa edilmediği ifade edilen Sayıştay raporunda, tespitin örnekleri açıklandı. Örneğin ‘şartları eşitlenmiş proje ek mahal listesinde “radyolojik mahallerin kurşun kaplama ve laminat duvar olması” ibaresi yer aldığı ancak uygulamada laminat duvar yerine toplam 6.561,73 metrekare alçı plaka duvar yapıldığı belirlendi.

Mersin Şehir Hastanesi’nde sözleşmede yer alan deprem izolatörlerinin bulunmadığı, hastane kurulu gücünün yüzde 70 enerjisini sağlayacak güçte olması gereken dizel jeneratörün, bu kapasitede olmadığı tespit edildi.

Ankara ve Bursa şehir hastanelerinde resmi olarak yer teslimi yapılmadan inşaata başlandığı şu şekilde bildirildi:

“Ankara Bilkent Entegre Sağlık Kampüsü yapım işine ait 13 nolu Eylül 2013 tarihli müşavir raporunda fotoğraflarıyla belgelendiği üzere, hafriyat çalışmalarının başladığı, devam eden sonraki aylara ait raporlardan da temel ve beton imalatlarının saha genelinde devam ettiği anlaşılmıştır. Diğer taraftan, Bursa Entegre Sağlık Kampüsü yapım işinde, 26 Mayıs 2016 tarihli izolasyon işleri kontrol formundan FTR binasında yalıtım işlerinin yapıldığı, 25.08.2016 tarihli betonarme işleri onay formundan da beton imalatlarının yapıldığı tespit edilmiştir. Sonuç olarak, yer tesliminden önce inşaat işlerine başlanması ve yatırım döneminin başlangıç tarihinin fiilen erken bir tarihe çekilmesi nedeniyle tespit edilecek tarihe göre işletme süresinin başlangıç tarihinin revize edilmesine ihtiyaç bulunmaktadır.”

 

 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.