Özgür Özel: "Devlet camilerin bütün masraflarını karşılıyor ama iş Alevilere gelince çok sayıda kurumun katkısına muhtaç oluyor"

Özgür Özel: "Devlet camilerin bütün masraflarını karşılıyor ama iş Alevilere gelince çok sayıda kurumun katkısına muhtaç oluyor"

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Nevşehir'de Bağcılar Gürsel Erol Cemevi'nin açılışına katıldı. Özel, çok sayıda milletvekilili, genel başkan yardımcısı ve Parti Meclisi (PM) üyesiyle geldiklerini belirterek "Şüphesiz bir siyasi partiye ait olan bir günde, bir organizasyonda değiliz. Bir açılışta değiliz. Tüm siyasi görüşlere, tüm insanlara, yüreğinde insan sevgisi olan herkese açık olan bir coğrafyadayız. Hepimiz eşit yurttaşlık mantığıyla kurulmuş Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşlarıyız" dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Nevşehir'de Bağcılar Gürsel Erol Cemevi'nin açılışında yaptığı konuşmada; devletin hizmet etmeye geldiğinde bir inancın ve mezhebin tüm ihtiyaçlarını karşıladığını söyleyerek, "Camilerin bütün masraflarını karşılıyor. Hocaların, müezzinlerin, imamların, hafızların maaşlarını ödüyor ama iş Alevilere, onların ibadetine gelince Hacı Bektaş’ta bile bir cemevinin, Bağcılar Cemevi’nin yeniden onarılması, restore edilmesi, misafirhanesinin olması gerektiği hale getirilmesi bir milletvekilinin yüce gönüllülüğüne, onun maddi-manevi desteklerine ve çok sayıda kurumun katkısına muhtaç oluyor" diye konuştu. İBB Başkan Vekili Nuri Aslan da Ekrem İmamoğlu'nun selam gönderdiğini belirterek "Kendisi hem Genel Başkanıma hem size sevgilerini ve saygılarını gönderdi. 'Kendim gelemezsem de bedenim burada olsa da ruhum yanınızda'" dediğini aktardı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Nevşehir'de Bağcılar Gürsel Erol Cemevi'nin açılışına katıldı. Özel, çok sayıda milletvekilili, genel başkan yardımcısı ve Parti Meclisi (PM) üyesiyle geldiklerini belirterek "Şüphesiz bir siyasi partiye ait olan bir günde, bir organizasyonda değiliz. Bir açılışta değiliz. Tüm siyasi görüşlere, tüm insanlara, yüreğinde insan sevgisi olan herkese açık olan bir coğrafyadayız. Hepimiz eşit yurttaşlık mantığıyla kurulmuş Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşlarıyız ve bu devlet, hizmet beklediğinde gerektiğinde canımızı vermek üzere orduya birlikte gidiyoruz, askere birlikte gidiyoruz. Vergi istendiğinde hepimiz vergi veriyoruz" dedi.  

Devletin hizmet etmeye geldiğinde bir inancın ve bir mezhebin tüm ihtiyaçlarını karşıladığına dikkat çeken Özel, "Camilerin bütün masraflarını karşılıyor. Hocaların, müezzinlerin, imamların, hafızların maaşlarını ödüyor ama iş Alevilere, onların ibadetine gelince Hacı Bektaş’ta bile bir cemevinin, Bağcılar Cemevi’nin yeniden onarılması, restore edilmesi, misafirhanesinin olması gerektiği hale getirilmesi bir milletvekilinin yüce gönüllülüğüne, onun maddi-manevi desteklerine ve çok sayıda kurumun katkısına muhtaç oluyor" diye konuştu.

"Birileri iktidarda olabilir ama Meclis milletindir; Komisyon iktidar partisinin değil, millete ve onun Meclis’ine aittir"

Özel, TBMM'de Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu kurulmasına da değinerek, "Bugünlerde o komisyonda Meclis’i ve milletin de Meclis’i bildiğini bildiğimiz için yer aldık. Birileri iktidarda olabilir ama Meclis milletindir. Komisyon o iktidar partisinin değil, millete ve onun Meclis’ine aittir. Gördüğümüz bütün zulümlere, bütün haksızlıklara rağmen o komisyonda yer aldık. Amacımız; Türk'ün, Kürt'ün, Laz'ın, Çerkes'in bu ülkenin üzerinde etnik kökeni ne olursa olsun, doğum yeri ne olursa olsun, atasının, babasının, anasının kökeni ne olursa olsun herkesin eşit yurttaş olduğu ve inancı ne olursa olsun tüm dinlere ve tüm mezheplere eşit mesafeli olduğu yarınları birlikte inşa edebilmek..." dedi.

"Ümit ediyorum bundan sonra yıllarca Hacı Bektaş’a, Sayın Ekrem İmamoğlu Cumhurbaşkanı sıfatıyla gelecek"

Silivri Marmara Cezaevinde tutuklu İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı (İBB) Başkanı ve CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'yla yaşadığı bir anıyı paylaşan Özel, şöyle konuştu:

"Bir anahtarım var, bir odam var. Gideceğim o odayı açacağım. O oda geçen sene KİPTAŞ’ın yapıp Ekrem Başkanımızla birlikte hep birlikte açtığımız mihmandar evindeki odamızın anahtarı. Ekrem Başkan o odaya girdiğimizde demişti ki ‘Burası tabii yıl boyunca misafirleri ağırlayacak. Ama bu odaya iki anahtar yaptıracağım, bunlardan birini Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na, bir tanesini Özgür Özel’e vereceğim. Bizim gönlümüz geniş’ demişti. ‘Bu oda hepimize yeter’ demişti. O oda hepimize yeter ama bugün geçen seneki gibi o da Ekrem Başkan’la birlikte oturmayacağız. Maalesef Ekrem Başkanımız o odadan bile küçük bir hücrede bugün Silivri Cezaevi’nde. Sıcak mesajını Vekili Nuri Başkanımızla iletti. Ümit ediyorum bundan sonra yıllarca Hacı Bektaş’a, Sayın Ekrem İmamoğlu Cumhurbaşkanı sıfatıyla gelecek. Bugün burada bizimle birlikte olan çok sayıda arkadaşımız, çok önemli görevlerle, makamlarla gelecekler ama bir şey değişmeyecek. Hem Ekrem Başkan’ın yüreğindeki hem bizim yüreğimizdeki insan sevgisi, zulme karşı boyun eğmeme, dimdik durma, Hüseyin’in duruşunu gösterme ve her türlü kendi yanından gidip de saray sofrasına oturan Hızır Paşalara karşı Pir Sultan’ın direncini, duruşunu gösterme, Hacı Bektaş’ın gösterdiği yoldan ayrılmamak… Yolda bazı yolcular başka taraflara sapabilirler, karşı tarafa geçebilirler. Hızır Paşa gibi zulmün karşısında boyun eğip, zulmedenlerin safına katılabilirler. Ama hepimiz biliriz ki yol yolcudan uludur. Biz bu yolun bütün yolcularının, yolundan sapmayan ve bu yolun aşkını gönlünden uzaklaştırmayan bütün yolcularının önünde saygıyla eğilirim.”

Aslan'dan İmamoğlu mesajı: "Kendim gelemezsem de bedenim burada olsa da ruhum yanınızda"

İBB Başkan Vekili Nuri Aslan da İmamoğlu'nun selamını, sevgilerini getirdirdiğini belirterek "Dün 'en son gece kim gidecek, Genel Başkanımız da bir aksama var mı?' diye sürekli haberler gelip gitti. Genel Başkanımızın her halükarda Hacı Bektaş'a gideceğini ifade ettim. Kendisi hem Genel Başkanıma hem size sevgilerini ve saygılarını gönderdi. 'Kendim gelemezsem de bedenim burada olsa da ruhum yanınızda' dedi. Ben de sizlerin bu dayanışma duygusunu, sevginizi önümüzdeki hafta inşallah izin alabilirsek Ekrem Başkanımıza ileteceğim" dedi.

Ekrem İmamoğlu'nun her zaman cemevlerinin ibadethane olduğunu vurguladığını aktaran Aslan, "Bu statüde değerlendirilmesi için mücadele eder ve bu fikri savunurdu. Biliyorsunuz İBB Meclisimiz cemevlerini resmen ibadethane olarak kabul etti. Biz bunu eşit yurttaşlık anlayışının bir gereği olarak da görüyoruz. Kamu kurumlarının hiç kimseyi ayırmadan hakka, hukuka uygun olarak herkese eşit davranması ve eşit hizmet sunması gerektiğini savunuyoruz. Bağcılar Cemevimizin misafirhanesinin bakımını yaptıran milletvekilimiz Sayın Gürsel Erol'a şükranlarımızı sunuyorum. Allah temiz kalple açık gönülle dilen tüm duaları yapılan hayırları, ibadetlerimizi kabul etsin" diye konuştu.

Erol: "86 milyon yurttaşımızın ortak değeri Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlığıdır"

"Biz bu ülkede Alevi olabiliriz. Biz Sünni olabiliriz. Biz Kürt olabiliriz. Biz Türk olabiliriz. Laz olabiliriz. Çerkez olabiliriz. Hepimizin soyu, sopu, kendi şerefimiz, onurumuz. Ama hepimizin ortak bir tek kimliği var. Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olmaktır" diyen CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, şunları kaydetti:

"Bu devlet de bu vatan da bu milletle bizim. Sayın Genel Başkanım, 'Ne mutlu Türk'üm' demek, Cumhuriyet'in fazileti ve irfanıdır. Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olmak da her yurttaşın devlete karşı sorumluluklarını yerine getirmez ama bu devlet bizi etnik kimliğimize, siyasi düşüncemize, mezhebimize, inançlarımıza göre ayıramaz. Onun için 86 milyon yurttaşımızın ortak değeri Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlığıdır. Devlet de adil davranarak hepimizin yurttaşlık haklarını, soyunu, sopunu, kültürünü, geleneğini, annesini, babasını, dedesini, atasının geleneklerini güvence altına almak zorundadır. Anadolu'nun hangi Alevi'nin evine giderseniz gidin, salondan içeri girdiğiniz zaman sizi iki resim karşılar. Birincisi inançlarımızdan dolayı Hazreti Ali'nin resmidir. İkincisi de Cumhuriyet'e olan sadakatimizden dolayı Mustafa Kemal Atatürk'ün resmidir. İkisi de bizim."

Livaneli: "Alevi inancındaki barış, kardeşlik ve direniş teması hepimizi birleştiren bir noktadır"

Sanatçı Zülfü Livaneli de açılışta yaptığı konuşmasında Ankara Maarif Koleji okuyan bir öğrenci olarak 10 yaşına kadar Aleviliği duymadığına dikkat çekerek "Adliye müfettişi olan babam Çorum adliyelerinin teftişe gittiğinde Mecitözü'ne gittik. Orada saz (cura) çalan bir dede gördüm. O ilk duyduğum tınılar ve anlamadığım sözler beni yüreğimden vurdu. Daha sonra bu bağlama düzenini kısa sap dediğimiz bugün onu öğrenmeye karar verdim, öğrendim. Daha sonra Alevi türküleri, deyişleri derledim ve ilk 1971-72'den itibaren Bir Sultan Abdal söyledim, Bozatlı Hızır söyledim, Semahlar söyledim, çaldım ve bunlar çok yaygınlaştı. Alevi inancındaki barış, kardeşlik ve direniş teması hepimizi birleştiren bir noktadır diye ondan sonra da o yoldan ayrılmadım" dedi. 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.