Ömer Çelik: Kırmızı çizgiyi Macron'a aynen iade ederiz

ANKARA(DHA)- AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "Macron, kendi sahamızda, Mavi Vatan'ımızda sondaj çalışmamızı 'kırmızı çizgi' ilan ediyorsa, biz o kırmızı çizgiyi Macron'a aynen iade ederiz. Böyle bir saygısızlık olmaz. Türkiye ile nasıl koşacağını bilmeyen birisini ciddiye almamız mümkün değildir" dedi.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, konuşmasının başında, Diyarbakır'daki 'evlat nöbetinde' olan annelere değinerek, ellerinden öptüğünü söyledi. Çelik, 2020 yılının olumsuzluklarla hafızalardan silinmeyeceğini belirterek, bakanların Giresun'da çalıştığını, oradaki esnaf ve vatandaşlara yapılacak yardımlardan bahsetti. Çelik, 30 Ağustos Zafer Bayramı ile Malazgirt zaferlerine değinerek, "Malazgirt ve 30 Ağustos'ta aynı mesajın verildiğini görürüz. Bir tanesinde buraya geldiğimiz diğerinde ise buraya geldiğimiz ve gitmeyeceğimiz mesajını tüm dünyaya verdik. Üzücü olan, bayramların yarıştırılmasıdır. İçişleri Bakanlığı'nın bunu yasakladığı gibi söylentiler çıktı, bunlar yalandır. Bu yalanlar hızlı şekilde oluşturuluyor ve yayılıyor. Bir fitne şebekesi bunları yayıyor. Covid çerçevesinde diğer bayramlarda hangi tedbirler uygulandıysa, 30 Ağustos'ta da uygulandı. Milletin gözüyle tarihimize bakanlar, Malazgirt ile 30 Ağustos arasında çelişki ya da birbirine alternatif iki mesaj görmez" dedi.

TERÖRLE MÜCADELE

Çelik, DEAŞ ile mücadele konusunun önemli olduğunu belirterek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Bunların İslam'la alakası yoktur" sözlerini hatırlattı. DEAŞ'a en büyük kayıplar verdiren ülkenin Türkiye olduğunu belirten Çelik, DEAŞ'la PKK/PYD arasında bağların olduğunu ve hepsiyle aynı mücadelenin yürütülmesi gerektiğini söyledi. Çelik, DEAŞ ile mücadelenin, insanlık adına yapılan bir mücadele olduğunu vurguladı.

'EBA DESTEK NOKTALARI AÇILDI'

Yeni eğitim-öğretim yılına da değinen Çelik, "Yeni eğitim-öğretim yılı başladı. Covid tedbirleri dolayısı ile 18 Eylül'e kadar uzaktan eğitim devam edecek. Her gün öğretmen kardeşlerimiz öğrencileri ile canlı görüşme yapabilecek. 20 bin sözleşmeli öğretmen alındı ve alınmaya devam ediliyor. Türkiye'nin eğitim konusundaki seferberliği devam ettiği gibi de gücüde artarak devam ediyor. Cihaz ve internet erişiminde yaşanan sorunlarla ilgili de çalışmalar yapılıyor. 1.5 milyon öğrencimizin bu tip sorunlar yaşadığı söyleniyor. Bakanlık il il çeşitli analizler yaptı. Bu sorunları yaşayan öğrencilerin ihtiyaçlarını gidermesi için 5200 noktada EBA destek noktaları açıldı" diye konuştu.

VENEZUELLA'DAN PEYNİR İTHAL EDİLECEĞİ İDDİALARI

Çelik, Venezuella'dan peynir ithal edileceği iddialarına ilişkin ise "Öyle bir şey yok. Bunlar siyasetçi olmasına rağmen 2 satır yazı okumadan hükümetimizi, oradaki süt üreticilerine destek vermek ve kendi süt üreticilerimize ihanet etmekle suçluyor. Muhalefet yapmanın da bir standardı olması lazım" dedi.

'MACRON'A AYNEN İADE EDERİZ'

Ömer Çelik, Doğu Akdeniz'deki gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirterek, şunları kaydetti:

"Türkiye burada yüzde yüz haklıdır. Yunanistan bugün için Doğu Akdeniz'de korsan bir devlettir, boyunu aşan işlere kalkışıyor. Tamamen hukuk ve ahlak dışı birtakım çabaların içine giriyor. Burada asıl trajik olan AB'nin durumudur. Yapılan iş Yunanistan'ın şımarıklığını ve saldırganlığını kışkırtmaktan başka bir şey değildir. KKTC'nin temsilcisi Yunanistan değildir. KKTC, egemen ve meşru bir devlettir. Biz çalışmalarımızı yetki alanda yapıyoruz. Meis Adası'nın kıta sahanlığı olamaz. Bu ada Türkiye'ye 2 kilometre, Yunanistan'a 580 kilometre uzaklıktadır. Buradaki sınırlarımız bellidir. Bu sınırlar BM'ye bildirilmiştir. Bu bildirdiğimiz hudutlarda faaliyetler gerçekleştiriyoruz. Macron, kendi sahamızda, Mavi Vatan'ımızda sondaj çalışmamızı 'kırmızı çizgi' ilan ediyorsa, biz o kırmızı çizgiyi Macron'a aynen iade ederiz. Böyle bir saygısızlık olmaz. Türkiye ile nasıl konuşacağını bilmeyen birisini ciddiye almamız mümkün değildir. Yunanistan'ın Meis'e silahlı güç gönderdiğine dair haber yapıldı. 1947 Paris Anlaşması'na göre bu ada silahsızlandırılmıştır. Yunanistan'da yaptığı ikinci açıklamada "Böyle bir şey yok" dedi. Yunan hükümeti halkını da yanlış bilgilendiriyor. Mavi Vatan konusunda şaka kaldıramayacağımızı şimdiden ifade ediyoruz."

'VATANDAŞIMIZIN MEMNUNİYETİNİ ARTIRACAĞI KARARLARI ALMAYA DEVAM EDECEĞİZ'

Ömer Çelik, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Çelik, ÖTV'ye yapılan zam ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Giresun'daki mitingine ilişkin gelen sorular üzerine yaptığı konuşmada, şu ifadelere yer verdi:

"Covid sürecinde bütün dünyanın içinden geçtiği sıkıntılar gibi Türkiye'nin de içinden geçtiği sıkıntılar var. Tüm bu süreçte pek çok destek paketi açıklanıyor. Bunun yanında alınması gereken tedbirler oluyor. Bugün alınan bütün kararlar ve alınan düzenlemeler, birtakım rasyonel göstergelerin neticesinde yapılıyor. Bu şekilde devam edeceğiz. Dünya bunun sarsıntısını hissetmeye devam ediyor. Bazı noktalarda biz de sarsılmaya devam ediyoruz. Önümüzdeki zamanlar içinde vatandaşımızın memnuniyetini artıracağı kararları almaya devam edeceğiz. Önümüzdeki zamanlarda daha iyi zeminlere ulaşacağız. Giresun'daki miting ile ilgili ise Cumhurbaşkanımız pandemi sürecinde hiçbir şekilde vatandaşlarımızla bu şekilde bir toplantıyla bir araya gelmedi. Giresun'a gittiğinde büyük bir felaketin içindeki vatandaşlarımız, Cumhurbaşkanımızın oraya gelmesini istiyordu. Oraya geldiğinde ise Cumhurbaşkanımız ile vatandaşımızın buluşmasını engellemek söz konusu olmadı. Maske, temizlik ve mesafe konusuna hassasiyetle uymaya devam edelim. Sahada tedbir almamız gereken durumlar var. Acı şeyler görmemek için güçlü bir şekilde kurallara uymamız gerekiyor. Bilim Kurulu'ndaki bütün hocalarımıza müteşekkiriz. Fakat bu tip süreçlerde son söz siyasi iradedir. Siyasi irade birçok dinamiği değerlendirerek buradaki kararları verir. Kuşkusuz vatandaşımızın hayatını riske atacak bir şey söz konusu olmaz. Dünyanın her yerinde bu ne tek başına doktorların vereceği bir karar nede tek başına siyasilerin vereceği bir karar."

Çelik, sahada alınacak tedbirlerle ilgili gelen soruya ilişkin ise "İl il değerlendirmeler yapılıyor. Bazı illerde geçmişte yüksek olan vaka sayıları, tedbirlere uyulmasıyla düştü. Bazı illerde ise yükselmeler oldu. Mevcut tedbirler çerçevesinde maske ve mesafe kuralına uyulsa bu meseleyi aşarız. Rakamlar yükselmesi halinde normalleşme ile verdiğimiz bir takım kararları geri alma gibi durumlar ortaya çıkabilir" dedi. 

BARIŞ ATAY OLAYI

Çelik, CHP Sözcüsü Faik Öztrak'ın, Barış Atay olayı ile ilgili yaptığı konuşmaya ilişkin, "Bazı meselelere cevap verirken üslubumuzu korumaya çalışıyoruz. Bunu rakiplerimizden de bekliyoruz. Fakat son zamanlarda CHP sözcüsü bu kuralın dışına çıktı. Yaptığı açıklamaya baktım. İçişleri Bakanımıza 'Saray'ın atama memuru' diyor. Bu ifade terbiyesiz bir ifadedir. Bu ifadeyi kullanmak terbiyesizliktir. Bu ifadeyi kullanmaya hakları yoktur. Milletvekili sıfatını taşıyan bir kişi, İçişleri Bakanımıza 'tecavüzün kollayıcısı' diyor. Bu vekilin ahlaksız, terbiyesiz ve kınanması gereken bu sözünü görmezden geliyorlar. Sonra İçişleri Bakanımızın verdiği cevap üzerine siyaset üretmeye çalışıyorlar. Daha sonra o söz konusu milletvekili saldırıya uğramış. Herhangi bir milletvekiline saldırıyı hepimiz kınayalım. Bu ayrı bir mesele. Fakat İçişleri Bakanı'na utanmadan 'atanma memuru' diyeceksin, yapılan saygısızlığı görmeksizin onun söylediği söz üzerinden bir eleştiri geliştirip onu da yapılan saldırıya bağlayacaksın. Böylesine ahlaksız bir denklem olabilir mi, insan biraz dikkat eder" diye konuştu.

Çelik, 'Adli Yıl' açılışında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan koronavirüs testi istendiği iddiası ile ilgili, bu tip toplantılarda katılım söz konusu olduğunda herkesin test yaptırdığını ve test yaptırmanın o topluluğa saygıyı gösterdiğini belirtti.