Ölene kadar genel başkanlık yapmam
Kılıçdaroğlu, Haber Global'de Candaş Tolga Işık'ın ''Genel Başkanlığı ne zaman bırakacaksınız'' sorusuna, ''Ölene kadar yapacak değiliz heralde, bir zaman gelince bırakırız biz de. Genel Başkanın bir görevi de kendisinden sonra gelecek olan genel başkanı yetiştirmektir'' yanıtını verdi.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
ÖLENE KADAR GENEL BAŞKAN KALMAM
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Haber Global Televizyonunda Candaş Tolga Işık'ın ''10 yıldır genel başkansınız. Genel Başkanlığı ne zaman bırakacaksınız'' sorusuna da yanıt verdi.
Kılıçdaroğlu beklemediği bu soru karşısında, ''Ölene kadar yapacak değiliz heralde, bir zaman gelince bırakırız'' karşılığını verdi. Ardından da Genel Başkanın bir görevinin de kendisinden sonra gelecek olan genel başkanı yetiştirmektir olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, ''Peki var mı yetiştirdiğiniz birisi'' sorusuna da şu karşılığı verdi:
''Tabi ki bizde genç arkadaşlar var, parti yönetiminde de var, yönetimde olmayanlar içinde de var.''
NE OLURSA OLSUN BU ÜLKEDE 700 BİN ÜZERİNDE KAHVEHANE VAR.
1,5-2 milyon kişi gelirlerini buradan sağlıyor. Siz bu insanların dükkânlarını kapattınız. Pandemi var diye. Sonra açıldı. Dükkânı kapatırken iktidar şu soruyu sordu mu? Dükkânını kapat kiranı 3 ay ben ödeyeceğim. Anayasada açık bir madde var devlet esnaf ve sanatkârların yanındadır. Siz anayasayı çiğniyorsunuz. Ben kahvehanecilerin sesi oldum. Bütün garibanların sözcülüğünü yaparım. Gidin kırtasiyecilere sorun ne durumdalar? Saray'da oturanlar bunları bilemez. Ben bu süreç içerisinde şoförler, kahvehaneciler, servisçiler, apartman görevlileri ile konuştum. Bunların bir sorunu var mı diye düşündüler mi?
Borç alan emir alır diyorlar ya. Bütün emirleri oradan alıyorlar. Berberler için şöyle; dükkânları kapandı uzun süre. Bunlar nasıl geçindi? Bunların kirasını ödeyelim diyen oldu mu? 3-6 ay kira almayalım dediler mi? Taksiciler. Bir taksici 3 aileyi geçindirir normal koşullarda. 24 saat çalışır sıra ile görev yaparlar. 3 ay, 6 ay çalışamadılar. Dediler mi? Senin kredin ne oldu, ne yapıyorsun? Vatandaşa dükkânını kapat diyorsun.
BU 5'Lİ ÇETENİN GARANTİ ÜCRETTEN ALDIĞI PARA NE KADAR BİLİYOR MUSUNUZ?
7 milyar TL! 7 milyar TL'ye yaklaşan parayı alma, ben bunu vatandaşa dağıtacağım de. Berbere, taksiciye fedakârlık yap diyorsun! O beylere gelince hayır diyorsun.
AZERBAYCAN'IN TOPRAKLARI İŞGAL ALTINDA
Ermenistan'ın Azerbaycan'a yönelik saldırılarına değinen Kılıçdaroğlu, "Azerbaycan'ın toprakları işgal altında. Sürekli olarak Ermenistan, Azerbaycan toprakları üzerinde hakimiyet kurmak istiyor. Azerbaycan'a da 'Siz ses çıkarmayın onlar istediklerini yapsın.' deniyor. Azerbaycan da haklı olarak kendi topraklarını ve halkının çıkarlarını savunuyor. Kendi bayrağını ve vatanını savunuyor. Böyle bir ortamda siz ne yaparsınız?
Ermenistan işgal ettiği topraklarla ilgili hakimiyet kurmak istiyor haksız bir şekilde. Böyle bir ortamda hangi devlet olursa olsun Azerbaycan'a destek vermesi lazım. Azerbaycan'ın her koşulda yanındayız.
Biz milli kurtuluş savaşını veren bir ülkenin insanları olarak Filistin ve Azerbaycan halkının yanlarında olacağız. Kendi ülkelerinin haklarını savunuyorlar. Azerbaycan'ın haklı olduğunu bugün Ermenistan'ın yanında olanlar bile biliyor.
Hangi devlet olursa olsun, Azerbaycan'a koşulsuz destek vermesi lazım. Eğer uluslararası bir toplantı yapılacaksa ki Minsk Grubu var. Orada da yıllardır devam ediyor. Onu kullanarak da Ermenistan kendi işgal alanını büyütmek istiyor. Dolayısıyla Azerbaycan'ın her koşulda yanındayız. Sadece CHP olarak değil. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, Azerbaycan devletinin vatandaşlarıyla kucaklaşıyor." diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, Azerbaycan'ın kendi topraklarını savunmasının en doğal hakkı olduğuna vurgu yaparak, BM başta olmak üzere dünyanın bütün ülkelerinin Azerbaycan'a destek vermesi gerektiğini söyledi.
Ermenistan'a da hep birlikte 'Dur' denilmesinin zamanının geldiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Başka bir ülkenin toprağını işgal ediyorsun. Hem Azerbaycan hakkını savunurken karşı çıkıyorsun, hem de kamuoyu desteği sağlamaya çalışıyorsun. Uluslararası hukukun oluşturduğu büyük kuruluşlar var. O kuruluşların da hep birlikte bu gidişe dur demeleri lazım. Azerbaycan'a destek vermeleri gerekiyor. Bunu Türkiye yapıyor mu? Evet yapıyor. Türkiye üzerine düşen görevi yapıyor. Bu görev uluslararası kurallara uygun olarak yapılıyor. Parlamentoda da milletvekilleri hep birlikte Azerbaycan'ın işgale karşı verdiği mücadeleye destek verdi. Bu desteği nasıl yorumlamak lazım? Bu desteğe uluslararası hukuk açısında baktığınızda Azerbaycan'ın işgal edilen topraklarını ve hakkını savunması olarak görüyoruz. Her ülke kendi hakkını ve hukukunu savunur. Bu mücadele de kutsaldır aslında. Böyle görüyoruz."
"FİLİSTİN TOPRAKLARI İŞGAL EDİLİYOR"
Kılıçdaroğlu, uluslararası hukukun güçlü devletlerin tahakkümü altına olduğunu anlatarak, "Her zaman bu eleştiri var. Filistin toprakları sürekli işgal ediliyor. Oradaki Filistinliler sürülüyor, bu bütün dünyanın gözünün önünde oluyor. Dünyanın en büyük egemen güçlerinden birisi de Filistin toprakları işgal edilirken onlara destek veriyor. Ama biz milli kurtuluş savaşını veren ülkenin insanları olarak, o mücadeleyi hangi koşullarda verdiğimizi de bilen insanlar olarak, Filistin halkının da yanında olacağız, Azerbaycan halkının da yanında olacağız." dedi.
Azerbaycanlıların kendi ülkelerini ve haklarını savunduklarını yineleyen Kılıçdaroğlu, uluslararası hukukta egemenlerin kendi güçlerini kabul ettirmek istediklerini kaydetti.
Kılıçdaroğlu, konuşmasının devamında ekonomiye ve üretime dair de değerlendirmelerde bulundu.
18 YILDIR BU ÜLKE EKONOMİK BUHRANLA KARŞI KARŞIYA.
Bu ülkenin milli parası Türk Lirası mı, dolar mı euro mu? Devlet borçlanırken dolar üzerinden borçlanıyor. Neden? Kime hizmet ediyor bu devlet. Para var, bütçeyi doğru düzgün yaparsanız yapılır.
Son günlerde dolar tırmandı değil mi? Hazineye yaklaşık 1 aylık maliyeti 86 milyar TL. Peki bu hazine açığı nereden giderecek? Bu borç yükünün altına ülkeyi kim soktu? Fatura yine garibana çıkıyor.
"Her alanda üretmesi lazım. Sanayide, hizmet sektöründe, tarımda... Her alanda üretmesi lazım. Üretime destek verilmesi lazım. Alın terinin değerli olması lazım. Eğer üretmezseniz, borçlanırsanız bu yürümez. 'Elimiz güçlü, bütçemiz güçlü, her türlü imkana sahibiz.' diyorlardı. Neresi güçlü? Bana çıkıp birisi söylesin. Üretmeyen bir ülkenin büyüme şansı yoktur. Ama üretirken neyi ürettiğini de bilecek. Onu da planlayacaksınız."
"Dışarıya kaçan paraya bakın. Dünyanın parası dışarı gidiyor" diyen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Siz ne yapıyorsunuz? Gündemi değiştirmek için başka şeyler yaratıyorsunuz. Yabancı sermayeye bel bağladınız, o da gelmiyor. Türkiye yönetilmiyor aslında savruluyor. İşin gerçeği bu. Yapmanız gereken nedir? Önce demokrasiyi getireceksiniz. Üreticiyi destekleyeceksiniz, gerçek anlamda hukuk devleti olacak, kendi doğal kaynaklarınızı harekete geçireceksiniz, üniversiteleri üretim konusunda, teknolojiler konusunda geliştireceksiniz, dünyayla barışık olacaksınız." şeklinde konuştu.
“SAYIN MUHİTTİN BÖCEK’İN DURUMUYLA İLGİLENEN HEKİMLER HATTA DAHA DOĞRUSU ÜNİVERSİTE AÇIKLAMA YAPIYOR.
Biz de dolayısıyla o açıklamaları dinliyoruz. Umarım kendisi kısa süre içerisinde sağlığına kavuşur, görevinin başına döner.
ERKEN SEÇİM TALEBİNİZ VAR MI?
"Zaten yönetemiyorlar. Onların şartlar daha da ağırlaşmasın diye erken seçime gitmesi gerekiyor. Fatura kime çıkıyor garibana çıkıyor" diyerek cevap verdi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.