İmamoğlu'nun mesajı Tekirdağ'da okundu: Tüm Türkiye rehin alınmaya çalışılıyor
CHP’nin cumhurbaşkanı adayı, seçilmiş İBB ve TBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Tekirdağ Cumhuriyet Meydanı’nı hınca hınç dolduran on binlere, Silivri’deki hücresinden seslendi.
Türkiye’nin bir dönüm noktasında olduğuna vurgu yapan İmamoğlu, “Ya yönümüzü demokrasiye, hukuka, fırsat eşitliğine dönüp yarınlara umutla bakacağız ya da her yeni güne, her geçen gün zulmünü büyüten bu anlayışın oluşturduğu güvensizliğin içinde savrulmaya devam edeceğiz. Bugün Türkiye’de en çok örselenen şey, adalet duygusu. Hak aramak suç, hakkını savunmak tehdit gibi gösteriliyor. İnsanlar, mahkemelerin önlerindeki yazılı kurallara, kaidelere göre değil, kişiye göre muamele yaptığını görüyor. Bu şahsileştirilmiş sözde hukuk düzeninde de iktidara doğrudan eklemlenmemiş kimse kendini güvende hissedemiyor,” dedi.
“Biz, bu yürüyüşe, milletimiz hak ettiği onurlu bir yaşamı, refahı, adaleti kazansın diye çıktık” diyen İmamoğlu, “Yine milletimizi yanımıza alarak çıktık. Fakat bu yürüyüşü engellemek için, 19 Mart darbesinden beri türlü kumpaslar kuruyorlar. Sözde yargı eliyle, sadece ben ve kıymetli görev arkadaşlarım değil, tüm Türkiye rehin alınmaya çalışılıyor. Bilin ki ne bizi ne de milletimizi yıldırabilirler. Korkularına da oyunlarına da boyun eğmeyiz. Bunun için yeni bir yönetim anlayışına, milletimizle el ele yürüyen bir siyasete ve güçlü bir dayanışma ruhuna ihtiyacımız var,” ifadelerini kullandı.
19 Mart darbesinden beri toplumun farklı katmanlarının kumpaslara direndiğinin altını çizen İmamoğlu, “Hep beraber bu kumpasa karşı direniyoruz. Yarın bu cendereden çıkıp demokrasiyi yeniden inşa ettiğimizde de her kararı beraber alacak, her taşı beraber kaldıracağız. Ve bu beraberliğimiz, bizi umutlu yarınlara, koşar adım götürecek. Bu koşuda geride kalana, tökezleyene el uzatacak kimseyi arkada bırakmayacağız. İnadımızı, cesaretimizi, umudumuzu elimizden almalarına izin vermeyeceğiz. Her şey çok güzel olana kadar; o güne dek, mücadeleye devam,” şeklinde konuştu.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel’in, önümüzdeki ilk genel seçimlerde cumhurbaşkanı adayı olarak ilan ettiği seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve arkadaşlarının yargı görünümlü iktidar kumpasıyla tutuklanmasının ardından başlattığı “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” buluşmalarının Türkiye ayağının bu haftaki durağı Tekirdağ oldu. Tekirdağ Süleymanpaşa Cumhuriyet Meydanı’nı hınca hınç dolduran vatandaşlar, İmamoğlu ve arkadaşları için özgürlük talep etti. Buluşma alanına hakim noktalara, geçtiğimiz günlerde yitirdiğimiz Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı merhum Ferdi Zeyrek ve Silivri zindanında tutulan İmamoğlu’nun posterleri asıldı. Tekirdağ buluşmasında ilk sözü, ekonomik krizle boğuşan Trakyalı çiftçi, Malkara Muhtarlar Derneği Başkanı Ender Çeşme aldı. Yaşadıkları sıkıntıları örnekleriyle dile getiren Çeşme, iklim değişikliği ve çevresel etkilerle mücadele konusunda da devlet desteğine ihtiyaçları olduğunu vurguladı. Çeşme, “Çiftçiye sahip çıkmak, bağımsızlığımıza sahip çıkmaktır. Yaşasın Türk çiftçisi” dedi. Buluşmada, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Candan Yüceer de bir konuşma yaptı.
“TÜRKİYE, BİR DÖNÜM NOKTASINDA”
İmamoğlu’nun Silivri’den Tekirdağ’a yolladığı mektubu CHP Tekirdağ İl Başkanı Levent Gündoğdu okudu. İmamoğlu, önemli mesajlar verdiği mektubunda şu ifadeleri kullandı:
“Merhaba Tekirdağ. Kadınlara, gençlere, işçiye, emekliye, çiftçiye, esnafa, Tekirdağ’ın bereketli topraklarına, alın teriyle büyüyen sanayisine, bu güzel memleketin geleceğine inanan herkese selam olsun. Bugün Türkiye, bir dönüm noktasında. Ya yönümüzü demokrasiye, hukuka, fırsat eşitliğine dönüp yarınlara umutla bakacağız ya da her yeni güne, her geçen gün zulmünü büyüten bu anlayışın oluşturduğu güvensizliğin içinde savrulmaya devam edeceğiz. Bugün Türkiye’de en çok örselenen şey, adalet duygusu. Hak aramak suç, hakkını savunmak tehdit gibi gösteriliyor. İnsanlar, mahkemelerin önlerindeki yazılı kurallara, kaidelere göre değil, kişiye göre muamele yaptığını görüyor. Bu şahsileştirilmiş sözde hukuk düzeninde de iktidara doğrudan eklemlenmemiş kimse kendini güvende hissedemiyor.”
“19 MART DARBESİNDEN BERİ
TÜRLÜ KUMPASLAR KURUYORLAR”
“Oysa bir ülke, ancak hukukla, güvenle, vicdanla ayakta kalır. Ve adalet, sadece mahkemelerde değil; fabrikada, limanda, okulda, OSB’lerde, köyde, mahallede; yani hayatın tam ortasında gereklidir. İşte biz, bu yürüyüşe, milletimiz hak ettiği onurlu bir yaşamı, refahı, adaleti kazansın diye çıktık. Yine milletimizi yanımıza alarak çıktık. Fakat bu yürüyüşü engellemek için, 19 Mart darbesinden beri türlü kumpaslar kuruyorlar. Sözde yargı eliyle, sadece ben ve kıymetli görev arkadaşlarım değil, tüm Türkiye rehin alınmaya çalışılıyor. Bilin ki ne bizi ne de milletimizi yıldırabilirler. Korkularına da oyunlarına da boyun eğmeyiz.”
“TEKİRDAĞ, YALNIZCA BİR KENT DEĞİL…”
“Bu mücadelede, memleketimizin her köşesi gibi, Tekirdağ’ın da çok büyük önemi var. Çünkü Tekirdağ, yalnızca bir kent değil; sanayisiyle, tarımıyla, limanları ve demiryollarıyla, Avrupa’ya açılan kapımız; üretimin, emeğin, çalışkanlığın şehri. Ama bunca potansiyele rağmen, bu zenginlik, Tekirdağlıya refah olarak dönmüyor. Çorlu’da, Çerkezköy’de binlerce insan, üç vardiya üretirken, geçim derdinde. Süleymanpaşa’da emekliler ay sonunu getiremiyor. Hayrabolu’da, Malkara’da köyler yaşlanıyor, gençler göç ediyor. Kadınlar yüksek eğitimli ama işsiz. Üniversiteye giden genç sayısı ise Türkiye ortalamasının altında.”
“BU TABLO BİR KADER DEĞİL”
“Bu tablo bir kader değil; Türkiye’nin değil, kendilerinin bekasını düşünen bir avuç muhterisin yıllardır izlediği yanlış politikaların, adaletsiz yönetimlerinin sonucudur. Biz, bu gidişatı tersine çevirmeye kararlıyız. Tekirdağ’a da Trakya’nın tüm ilçelerine de bütüncül bir kalkınma vizyonuyla bakıyoruz. OSB’lerden kırsal mahallelere, üniversiteden limanlara kadar her noktayı kapsayan bir dönüşüm hedefliyoruz. Gençlerin iş bulabildiği, kadınların hayatın her alanında eşitçe var olduğu, köylünün de kentlinin de kendini dışlanmış hissetmediği bir Tekirdağ kuracağız.”
“19 MART DARBESİNDEN BERİ HEP
BERABER BU KUMPASA KARŞI DİRENİYORUZ”
“Bunun için yeni bir yönetim anlayışına, milletimizle el ele yürüyen bir siyasete ve güçlü bir dayanışma ruhuna ihtiyacımız var. Nasıl ki 19 Mart darbesinden beri hep beraber bu kumpasa karşı direniyoruz, yarın bu cendereden çıkıp demokrasiyi yeniden inşa ettiğimizde de her kararı beraber alacak, her taşı beraber kaldıracağız. Ve bu beraberliğimiz, bizi umutlu yarınlara, koşar adım götürecek. Bu koşuda geride kalana, tökezleyene el uzatacak kimseyi arkada bırakmayacağız. İnadımızı, cesaretimizi, umudumuzu elimizden almalarına izin vermeyeceğiz. Her şey çok güzel olana kadar; o güne dek, mücadeleye devam. Ekrem İmamoğlu.”
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.