Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde MÜSİAD Yönetim Kurulu'nu kabul etti. Ekonomiye dair mesajlar da veren Erdoğan'ın gündeminde bölgesel barış ve İsrail vardı. Erdoğan'ın burada yaptığı açıklamalardan satır başları şöyle:

"MÜSİAD asrın felaketini yaşadığımız 6 Şubat depremlerinden sonra da milletimiz için seferber olmuştur. MÜSİAD gibi sorumluluk duygusuyla hareket eden kuruluşlarımızın desteğiyle yaralarımız süratle sarılıyor.

Türkiye, Gazze'ye gönderdiği 50 bin tona yaklaşan insani yardım malzemesiyle dünyada ilk sıradadır. İsrail'i ateşkese zorlamak amacıyla ticari olarak biliyorsunuz bazı tedbirler aldık. İlk etapta 54 ürün grubuna ihracat kısıtlaması getirdik. Dünden itibaren tüm ürünleri kapsayacak şekilde İsrail ile ihracat ve ithalat işlemlerini durdurduk.

"Batı'nın üzerimize nasıl saldıracağını çok iyi biliyoruz"

Biz bölgemizdeki hiçbir ülkeyle düşmanlık ve kavga peşinde değiliz. Her fırsatta ifade ettiğim gibi biz coğrafyamızda çatışma görmek istemiyoruz. Barış, refah ve istikrar içinde yaşamak istiyoruz. Aldığımız bu kararla Batı'nın bizim üzerimize nasıl saldıracağını çok iyi biliyoruz. Ama ben şu anda MÜSİAD şahsında tüm Türk iş adamlarına şunu söylüyorum: Dik duracağız ve bileceğiz ki önümüzdeki yol mazlumların yanında yer alma yoludur. Bu bazı sıkıntılara neden olabilir diyorlar bana. Ben de diyorum ki biz bütün sıkıntıları giderecek tek gücün Allah olduğuna inanıyoruz. Biz doğru olanı yaptığımızın şu anda farkındayız.

Bizim burada tek bir gayemiz var. Netanyahu yönetimini ateşkese zorlamaktır. Ateşkes ilan edildiği durumda amaç zaten hasıl olacaktır. Türkiye'nin bu hamlesi mevcut tablodan rahatsız olan diğer ülkelere de örnek teşkil edecektir.

"Enflasyonu düşürmeye yönelik kararlı adımlar atıyoruz"

Son 1 yılda ülkemiz ekonomisini zorlayan üst üste 3 seçim yaşadık. Rekabet dozu yüksek geçen seçim maratonu milletimizi, ekonomimizi ve iş dünyamızı yormuştur. 1 Nisan sabahı itibarıyla seçim gündemini tamamen geride bırakmış olduk. Türkiye'nin önünde 4 yıllık, hazine değerinde seçimsiz süreç var. 4 yıllık sürede ekonomideki sıkıntılarımızın çözümü başta olmak üzere asıl gündemimize odaklanabileceğiz. Orta vadeli programı ve 12. kalkınma planını geçen sene kamuoyuyla paylaşmıştık.

Günü kurtarmanın değil, emanetini taşıdığımız 85 milyon vatandaşımızın istikbalini sağlam temeller üzerinde yükseltmenim gayreti içerisindeyiz. Önceliğimiz olan enflasyonu düşürmeye yönelik kararlı adımlar atıyoruz. Nisan ayı enflasyon ve dış ticaret verileri OVP beklentilerimizle uyumludur. İhracattaki artışın devam ettiğini görüyoruz. Enflasyonda da yılın ikinci yarısından itibaren daha umut verici rakamları göreceğiz. Hayat pahalılığı meselesini enflasyonu düşürüp kalıcı refah artışı sağlayarak çözüme ulaştıracağız.

Bizler her zorlukla beraber muhakkak bir kolaylık olduğuna inanan insanlarız. Türkiye'nin ekonomide, istihdamda, güvenlikte diğer tüm alanlarda bu süreçten güçlenerek çıkacağından asla şüphe duymuyoruz."