CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, Sıkıntıların nedeni salgın değil bizzat AKP iktidarının varlığıdır” dedi
CHP Sözcüsü Faik Öztrak’a COVİD-19 teşhisi konmasıyla CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) sonrası basın toplantısını CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı yaptı.
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) sonrası basın toplantısını yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı'nın söyledikleri
"Koronavirüs tedbirlerindeki tutarsızlıklar devam ediyor. Örneğin, Ayasofya’nın açılışına Türkiye’nin dört bir yanından otobüslerle insan taşındı, on binlerle ifade edilen bir kitle siyasi propaganda için bir araya getirildi. Cumhurbaşkanı’nın Giresun’da yaptığı miting ve ardından AKP’li Kocaeli milletvekilinin oğlunun düğünü için 1500 kişiye bir araya getirmesi bir skandala imza atıldığını gösteriyor.
Cumhurbaşkanlığının resmi internet sitesinde 12.09.2020 tarihinde bir program görünüyor; AK Parti İstanbul 100 Bin Yeni Üye Programı. İstanbul Valiliği toplanıyor ve program yayınlanmadan önce 12 Eylül’den itibaren İstanbul genelinde gerçekleştirilecek konser ve gösterileri yasaklıyor. Aradan birkaç saat geçtikten sonra karar bu yasağın 14 Eylül itibariyle başlayacağı yönünde karar değiştiriliyor. Neden? Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleştirilen bu üye programı hayata geçirilebilsin diye mi? Ülkede okullar kapalı, konser tiyatro yasak, AKP’nin siyasi propaganda yapabileceği her etkinlik serbest. Türkiye bu keyfilik ve salgın ortamında dahi siyasi çıkar peşinde koşma sevdası yüzünden pandemide yeni bir pik yaşıyor. İktidar salgının kontrolünü kaybetti."
CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, “İşinden olan vatandaşlarımızı, TÜİK bile gizleyemiyor. Saray sözcüleri, acı tabloyu salgın etkilerine bağlamaya çalışırken vatandaş uzun zamandır işsizlikle mücadele ediyor. Sıkıntıların nedeni salgın değil bizzat AKP iktidarının varlığıdır” dedi.
Hukuk devleti mücadelesinden vazgeçmeyiz: 12 Eylül darbesinin 40. yılıydı. 50 kişinin idam edildiği, binlercesinin işkence gördüğü darbenin üzerinden 40 yıl geçti. Biz demokratik hukuk devleti mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz.
TÜİK’in yayınlamış olduğu rakamlara kimse inanmıyor. Saraydan almış olduğu talimatı rakamlar yansıyor. Pazara gidiyorsunuz almış başını gidiyor, TÜİK’e bakıyorsunuz faiz çok yükselmesin diye uyumlu kalem oynatılmış rakamlar açıklıyor. Sağlık Bakanlığı, vaka sayıları ile ilgili günlük sayı açıklıyor. Valiler, bu rakamların doğru olmadığını söylüyor. Yoğun bakıma kaldırılan sayılara baktığımızda, bu vaka sayılarının doğru olmadığı ortaya çıkıyor. Tek adam rejiminin sorunları çözdüğüne de kimse inanmıyor. Devletin açıklamış olduğu işsizlik. Enflasyon, vaka sayısı gibi rakamlar var, ama devlet güvenilir olmaktan uzaklaşmış.
Ekonomide işler uzun zamandır kötü gidiyor. Saray bizim önerilerimizi dikkate almama yönünde özel çaba gösteriyor hatta kendisi başka dünya yaratıyor ve Türkiye’nin krizde olmadığını iddia ediyor. İşinden olan vatandaşlarımızı, TÜİK bile gizleyemiyor. Saray sözcüleri, acı tabloyu salgın etkilerine bağlamaya çalışırken vatandaş uzun zamandır işsizlikle mücadele ediyor. Sıtıntıların nedeni salgın değil bizzat AKP iktidarının varlığıdır. Bu yılın Haziran itibariyle ülkemizde işsiz sayısı 10 milyon 742 bin. Ekonomimiz bu ucube sisteme geçtiğinden beri iş yaratamıyor.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.