Bülent Arınç: Uçum soyadlı bir zat, literatüre çok saçma bir şey soktu

Bülent Arınç: Uçum soyadlı bir zat, literatüre çok saçma bir şey soktu

Bülent Arınç, TİP'ten Hatay milletvekili seçilen Can Atalay'ın serbest bırakılmamasıyla ilgili Yargıtay kararının yanlış olduğunu söyledi.

Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, TİP'ten Hatay milletvekili seçilen Can Atalay'ın serbest bırakılmamasıyla ilgili "Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin verdiği karar bence çok yanlış bir karar. Anayasa Mahkemesi'nin bağlayıcılığı ortada dururken buna muhalif olarak, bu kararı veren Anayasa Mahkemesi üyelerini yargılamak gerekir şeklinde bir meydan okuma Yargıtay'a yakışmamıştır" dedi.

Gazete Duvar'dan Can Bursalı'ya konuşan Arınç, Cumhurbaşkanı Danışmanı Mehmet Uçum'un tavrını da eleştirerek şöyle devam etti: "Çekişmeyi dışarıdan da biliyorum. Maalesef hukuk politikalarına yön veren Uçum soyadlı bir zat, milli yargı, milli olmayan yargı ayrımını yaparak literatüre çok saçma sapan bir şey soktu. Yargıtay burada milli yargı, güya Anayasa Mahkemesi başka bir yargı. Anayasa varsa uygulanır. Uygulanırken sıkıntı doğuyorsa, gücünüz varsa değiştirilebilir.

‘Kendini bilmez kişi…’


O milli yargı lafını getiren, kendini bilmez kişiye şunu söylemek istiyorum ki, 30 sene avukatlık yapmış, barodan da 50 yıl plaketini almış bir arkadaşları olarak, Türkiye'de her mahkeme, AİHM hariç milli yargıyı temsil eder. Çünkü gerekçeli kararının başında, 'Türk milleti adına' der. Yanlışlıklar çok. Türkiye'de insanları şahsi hürriyetlerinden mahrum etmek, özellikle de Can Atalay özelinde çok yanlıştır. Bunun süratle düzeltilmesi lazım.

Bizde milli yargı diye bir şey ortaya çıkartmak, Bekri Mustafa’nın Ayasofya’ya imam olmasıyla aynı şey. Ben Başbakan Yardımcısı’yken cemaat vakıflarından da sorumluydum. Azınlıkların bazı gayrimenkullerini Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları doğrultusunda iade ettik. Kararlar geldiğinde Başbakan’a sordum. ‘Hakları mı?’ diye sordu. Ben hakları olduğunu söylediğimde ‘Verelim gitsin’ dedi. Şimdi böyle bir insanın Cumhurbaşkanı olduğu bir dönemde onun adına konuşma yetkisi olanlar başka şeyler söyleyebiliyor. Ama inşallah düzelecek."

Sinan Ateş cinayeti

Arınç, Sinan Ateş cinayetiyle ilgili de şu değerlendirmeyi yaptı: "Sinan Ateş konusu çok acı bir olaydır. Hepimiz üzüldük. Eşi ve iki çocuğu, MHP haricinde bütün partileri ziyaret ettiler, dertlerini anlattılar, acılarına ortak olmayı teklif ettiler. Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere de küçük kızına verdiği sözle, elden gelen yapacaktır. Umarım ki yargı süreci daha önceki bazı yargı süreçlerine benzemez.

Mesela Hrant Dink olayı benim TBMM Başkanlığım döneminde yaşanmıştır. Ama Hrant Dink'le ilgili yargı süreci daha yüzde 100 tamamlanmış da sayılamaz. Faili, elinde tespih sallayarak geziyor. Bunlar kamu vicdanını yaralar. Ben istiyorum ki, kimin suçlandığına da bakmadan, kimin bu işte dahli olduğunu da bilmeden ortada çıplak gözle cuma namazından sonra işlenmiş bir cinayet var. Ben şahsen bir dindar, Müslüman olmaya gayret eden bir insanımdır. Onun için çok dualar okudum."

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.