Şebekenin faaliyetleri ortaya çıktı: 450 bin hat ile 45 bin dolandırıcılık
Gazeteci Tolga Şardan T24'teki köşesinde Kemer'deki bir dolandırıcılık şebekesinin faaliyetlerini anlattı. Şebeke üyelerinin 45 bin 500 dolandırıcılık gerçekleştirdiği ortaya çıktı.
Antalya’nın Kemer ilçesinde dolandırıcılık şebekesi üyelerinin, özel olarak kurulan iletişim bayiinden ve kendi adlarına toplamda 450 bin GSM hattı aldıkları anlaşıldı.
Nisan ayında gün ışığına çıkarılan suç örgütünün faaliyetlerini Gazeteci Tolga Şardan T24'teki köşesine taşıdı.
Suç yapısında kullanılması amacıyla paraların toplanmasını sağlamak için şüphelilerce beş ayrı paravan firmaya ait banka hesaplarına para gönderildiği tespit edildi. Ayrıca, bu 450 bin GSM hattının kullanan şebekenin, yine ülke genelinde tam 8 bin 249 dolandırıcıyla bağlantılı olduğu ve bu şüpheliler üzerinden yaklaşık 45 bin 500 dolandırıcılık gerçekleştirdiği ortaya çıktı.
5 Paravan firma, binlerce telefon hattı ve binlerce dolandırıcılık
Şardan'ın yazısının tamamı şu şekilde;
Antalya’nın Kemer ilçesinde geçen nisanın son haftasında gün ışığına çıkarılan suç örgütünün faaliyetlerinin perde arkasını aktaracağım.
Aslına bakarsanız, Kemer’deki çetenin olayı, bu coğrafyada pek çok örneğini yaşadığımız telefonla yoluyla dolandırıcılık eylemlerinden. Ancak okuyacaklarınız, soruşturmayı benzerlerinden ayıran sıra dışı bir sürecin anlatımı.
Kemer Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma, 23 Şubat 2024 günü A.E. adlı bir yurttaşın savcılığa yaptığı başvuru ile başlatıldı.
Yurttaş A.E., kendisine ait kredi kart bilgilerini kullanarak bir internet sitesi aracılığıyla alışveriş gerçekleştirdi. İstediği ürünü sipariş vermesinden bir süre sonra sipariş sahibi A.E., GSM hattından arandı.
Arayan kimliği belirsiz kişi, sipariş edilen ürünün firmanın stoklarında kalmadığını, bu nedenle sipariş verilen ürün bedelinin kendisine iade edileceği yurttaş A.E.’ye bildirdi. A.E.’ye bağlantı kuran telefonun diğer ucundaki meçhul kişiye, telefonuna gelen şifre bilgisini söyleyiverdi.
İzmir’den yapılan alışveriş
Filmin kopuşu işte o anda başladı. A.E.’nin kredi kartı bilgileriyle İzmir’deki teknoloji firmasından cep telefonu alındığı ortaya çıktı. Böylece ilk dolandırıcılık eylemi gerçekleştirilmişti.
Kemer Cumhuriyet Başsavcılığı, A.E.’nin şikayetiyle başlattığı soruşturmada kısa sürede aşama kaydetti. Cep telefonu hattı üzerinden A.E. ile irtibata geçen meçhul kişinin, kare kod uygulamasıyla İzmir’den telefonu teslim aldığını belirledi. Ayrıca, meçhul şüphelinin telefonun faturasını kendi adına hazırlatması sonrasında savcılık, olaya karışan tüm şüphelilerin kimliklerinin yanı sıra diğer dolandırıcılık eylemleri ve bağlantıları da tespit etti.
Dört cep telefonunda 18 binden fazla hat çıktı!
Peki, sonrasında neler oldu soruşturmada?
Savcılık, A.E.’nin dolandırıldığı GSM hattı üzerindeki çalışmalarını yoğunlaştırınca söz konusu cep telefonu numarasının dört farklı cep telefonunda kullanıldığını belirledi. Bu kez, dört farklı cep telefonunda kullanılan GSM hatlarına bakan savcılık ve adli kolluk birimi, IMEI numaraları üzerinden yürüttüğü araştırmada, son üç yılda şüpheli durumdaki dört cep telefonunda tam 13 bin 626 farklı GSM hattı kullanıldığını gün ışığına çıkardı.
Dikkatinizi çekiyorum; dört telefonda tam 13 bin 626 farklı telefon numarası çıktı!
Tabii bu numaralar yerli GSM firmalarına ait olanlardı.
Bir de farklı ülkelerin yurttaşları yani yabancılar üzerinden alınan GSM hatları vardı!
Bunları sayısı da tam 5 bin 179’du!
Dolandırıcılık şebekesi elindeki dört farklı telefona yerli ve yabancı kişilere ait kimlik bilgileri üzerinden tam 18 bin 805 GSM hattını kullanarak insanları acımasızca dolandırmıştı!
Savcılık elde edilen bu korkunç veri üzerinde çalışmasına devam etti, bir süre daha.
Dört değişik IMEI’ye sahip telefonda tam 18 bin 805 GSM hattı takılarak hayatın olağan akışına aykırı olarak ülke genelinde pek çok suçta kullanıldığını gören savcılık, soruşturmayı derinleştirdi.
İstanbul-Alanya dolandırıcılık hattı
Süreçte görüldü ki, şimdiye kadar yapılan tespitler, deyim yerindeyse buz dağının görünen yüzüydü. Bir de su altında kalan asıl parçası vardı ki, bu daha dikkat çekiciydi.
Savcılık, dosyaya giren bir MASAK raporunun izini sürdü. Rapordaki para hareketleri tek tek incelendi. İncelemede, A.E.’nin dolandırılmasından hemen öncesinde, olaya karışan bir şüphelinin, sahibi Hasan D. olan D. Mühendislik adlı firmaya “Paket yükleme” açıklamasıyla para gönderdiği görüldü.
Bu kez, bu paranın izi sürülünce, A.E.’nin dolandırılmasında kullanılan GSM hattının, İstanbul’dan sinyal verdiği ve A.E.’nin dolandırılmasında kullanılan GSM hattının baz bilgileri ile para transferi yapılan Hasan D. ve ailesine ait ikamet adresinin aynı lokasyonda bulunduğu görüldü.
Aynı zamanda, bu hattın kullanıldığı cep telefonunun, dört şüpheli cep telefonundan birisi olduğu, çok sayıda hattın takılıp kullanıldığı anlaşıldı.
Tespitler sonrasında savcılık, Hasan D. üzerinde yoğunlaşarak soruşturmaya devam etti.
Savcılık, Hasan D.’ye ait MASAK’tan bilgi istedi bu defa. Gelen MASAK raporunda, Hasan D.’nin banka hesabına ülke genelinden “paket yükleme” açıklamasıyla çok fazla para transferinin yapıldığı belirlendi. Hasan D.’ye para gönderenlere yönelik yapılan incelemede, birçoğunun haklarında ‘dolandırıcılık, yasa dışı bahis ve kumara aracılık etme’ suçlarından pek çok soruşturma ve suç kaydının varlığı gün ışığına çıktı.
GSM hattı edinmek için paravan bayii kuruldu
Kayıtlar ve tespitlerden yola çıkan savcılık, bir başka ipucunu daha yakaladı.
Hasan D.’nin banka hesabına “paket yükleme” adıyla para geldikten hemen sonra cep telefonu üzerinden dolandırıcılık olayları yaşandığı anlaşıldı. Bunun üzerine Hasan D.’nin her dolandırıcılık eylemi için GSM hattı sağlayan kişi olduğu değerlendirildi.
Soruşturma bu tespitlerle tamamlanmadı, devam ediyorum.
Savcılık, genişletilen soruşturmada önemli bir detaya ulaştı.
Hasan D. ve diğer şüphelilerin, dolandırıcılıkta kullandıkları GSM hatlarını, Alanya’da ticari faaliyet yürüten Tahir D. U.’nun sahibi olduğu teknoloji iletişim şirketi altında “paravan” kurulduğu belirlenen iletişim bayii adına Türk Telekom’dan sağladıkları ve suçlarda kullandıkları ortaya çıkarıldı.
Soruşturmada şu detaylarda tespit edildi:
* İstanbul’daki şüphelilerin, suçtan kurtulmak amacıyla kendi adlarına olmayan çoğunluğu Antalya’da bağlantılı oldukları şüphelilerce farklı firmalar adına çıkardıkları hatlar ve Hasan D.’nin bağlantılı iletişim bayiinden yabancı uyruklu kişilere ait SIM kartlar üzerinden saha elemanı olarak değerlendirdikleri ülke genelindeki dolandırıcılık şüphelilerine WhatsApp uygulaması indirtilerek tek kullanımlık şifreleri verildi.
Fiziksel olarak SIM hareketi olmadığı, bu nedenle baz bilgilerinin İstanbul’da çıktığı, suçta kullanılan GSM hattının dört farklı IMEI numaralı cep telefonlarında kullanıldığı, söz konusu cep telefonlarının üç yıllık HTS dökümünde yapılan incelemede, 18 bin 805 ayrı telefon hattı takıldı.
Dudak uçuklatan rakam: 450 bin telefon hattı!
İsimleri belirlenen dolandırıcılık şebekesi üyelerinin, özel olarak kurulan iletişim bayiinden ve kendi adlarına toplamda 450 bin GSM hattı aldıkları anlaşıldı.
Bir kez daha dikkatinizi çekiyorum; tam 450 bin GSM hattı! Doğru okudunuz tam dört yüz elli bin GSM hattı…
“Bu kadar hatla ne yapılmış?” diye soracaksınız doğal olarak.
Yanıt; “ülke genelinde birçok yurttaşın dolandırılması, terör örgütleri başta olmak üzere organize suç örgütleri, bilişim sistemleri dolandırıcılığı, banka veya kredi kurumlarının araç kullanıldığı dolandırıcılık eylemleri, kişisel verilerin hukuka aykırı olarak ele geçirilmesi, resmi ve özel belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık, yasa dışı bahis, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti, göçmen kaçakçılığı gibi suçlarda bu GSM hatlarının kullandığı” oldu.
Beş paravan firma var
Farklı MASAK raporlarında yapılan incelemelerde, şüpheli GSM numaraları ile bağlantılı yüksek hacimli bankacılık işlemleri gerçekleştirildiği belirlendi.
Yetmedi, suç yapısında kullanılması amacıyla paraların toplanmasını sağlamak amacıyla şüphelilerce beş ayrı paravan firmaya ait banka hesaplarına para gönderildiği tespit edildi.
Ayrıca, bu 450 bin GSM hattının kullanan şebekenin, yine ülke genelinde tam 8 bin 249 dolandırıcıyla bağlantılı olduğu ve bu şüpheliler üzerinden yaklaşık 45 bin 500 dolandırıcılık gerçekleştirdiği anlaşıldı.
Savcılık soruşturmasında, 22 kişilik çatı suç örgütü yapılanmasının faaliyetleri aydınlatıldı. Buna göre, dolandırıcılık eylemlerinin telefon kanalı üzerinden yürütüldüğü, hat sağlayıcılar ile saha elemanlarının dolandırıcılık olayını gerçekleştirme sırasında bağlantıyı koparmadıkları, böylece eylemi gerçekleştirene kadar ve sonrasında elde edilen suç gelirinin paylaşılmasında paravan kurulan şirketler ve kripto hesaplar üzerinden paranın izinin kaybettirmeye çalıştıkları ortaya çıkarıldı.
* * *
Son yıllarda sürekli benzer olaylar ve soruşturmalar kamuoyuna yansıyor, bildiğiniz üzere.
Ancak böylesi bir organizasyon, yakın tarihte görülmedi.
Bu aşamada, GSM firmalarının da mercek altına alınması gerekecek sanırım.
Zaten ülkede hepi topu üç ana GSM hattı sağlayan firma var. Bu soruşturmada, suç örgütünün kullandığı firmayı savcılık tespit etmiş durumda.
GSM firmalarının böylesi dikkat çekici işlemleri daha fazla takibe alması gerekiyor kuşkusuz.
Zira, para kazanmak her şey değil!
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.