Prof. Dr. Albay: Türkiye'de kadavra temini güçleşti

Prof. Dr. Albay: Türkiye'de kadavra temini güçleşti

Türkiye'de kadavra temininin güçleştiğini belirten Prof. Dr. Soner Albay, "Bizim uzun süredir yani kurulduğumuzdan beri kadavramız var ama devamının gelmesi önemli" dedi.

Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Soner Albay, tıp eğitimi gören öğrenciler için çok önemli yeri olan insan kadavrası için gönüllüler çıkmasını beklediklerini belirtti.

Prof. Dr. Soner Albay, insan kadavrasının tıp eğitimi için oldukça önemli olduğunu, aynı zamanda temin edilmesinin çok zor olduğunu belirtti.

Anatominin en eski tıp bilimi olduğuna değinen Prof. Dr. Soner Albay, "İnsan vücudunu oluşturan yapıları, bu yapıların özelliklerini, birbirleri ile ilişkisini inceleyen bilim dalı olan anatomi; sadece tıp fakültesi değil sağlıkla ilgilenen birçok bölümün önemli derslerinden biridir" dedi.

"Kadavra temini güçleşti"

Prof. Dr. Albay: Türkiye'de kadavra temini güçleşti

Anatomi denilince akla ilk gelen şeyin kadavra olduğunu kaydeden Prof. Dr. Albay, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kadavra bu dersin olmazsa olmazlarından biridir. Bizim uzun süredir yani kurulduğumuzdan beri kadavramız var ama devamının gelmesi önemli. Kadavra sürekli geliyor olmalı ki sonsuza kadar kullanılması mümkün değil, belli bir süreden sonra kadavraların uygun şekilde defnedilmesini sağlıyoruz. Ülkemizde kadavra temini biraz güçleşmiş durumda."

Üniversiteye başvuru yaparak öldükten sonra vücudunu kadavra olarak bağışlamak isteyen gönüllüler olduğuna değinen Prof. Dr. Soner Albay, "Fakülteye bu şeklide bağışçılar geliyor, kendilerini eğitimde kullanılmak üzere, sonrasında da belirttikleri şartlarda defnedilmek üzere bağış yapıyorlar. 9 bağışçımız var. Ülkemizdeki kanunlar ve inançlar nedeniyle bunu bilemiyoruz. Birisi kendisini bağışladığı zaman yanında mümkünse kanunen mirasçısı olan eşi, oğlu, kızı gibi şahit huzurunda tutanak tutuyoruz. Öldükten sonra mirasçıları "Biz defnetmek istiyoruz" derse, hiçbir üniversite "Kadavra benim, elimizde tutanak var" diye hak iddia etmez. Sonuç şuna geliyor; o kişinin hayattayken kendisini bağışlamasından çok, öldükten sonra nasıl bir ortam oluşacağını planlayıp buna göre işlem yapılması gerekiyor. Yani o kişi öldüğü zaman en yakınındaki kişiler "Evet bu hayatta iken bunu istemişti" diyebilmeleri lazım. Maalesef kadavra temini lehine işleyen bir süreç oluşamıyor" diye konuştu.

"Sahipsiz cenazelerde yetki savcılığın"

Kimliği olmayan, kimsesi bulunamadığı için kimsesizler mezarlığına defnedilen cenazeler konusunda ise Prof. Dr. Soner Albay, "Maalesef bu konu tamamen başsavcılıkların yetkisinde. Ölen kişinin herhangi bir yakını bulunmak üzere kanuna göre 15 gün sıfır ve eksi 4 gibi derecelerde morgda saklanarak yakınları aranır, bulunamadığında savcılık onu üniversiteye verme yetkisine sahiptir. Ama hiçbir şekilde bu yola girmeyip defnedilmesini de uygun görebilir" dedi.

Isparta SDÜ Tıp Fakültesi'nin yılda en az 2 kadavraya ihtiyacı olduğunu kaydeden Prof. Dr. Soner Albay, kadavra bağışlarının ulusal bir sistem üzerinden değil, bireysel görüşmelerle gerçekleştirildiğinden Türkiye geneli için bir rakam söylemenin mümkün olmadığını anlattı.

Prof. Dr. Albay, kadavraların bir insan bedeninin sığacağı büyüklükte özel muhafazalı küvet tarzı havuzda ilaçlı sıvı içinde bekletilmesi halinde çok uzun yıllar çürümeden durabildiğini, eğitimde kullanılması halinde en idealinin 2 yıl olduğunu kaydetti. Prof. Dr. Albay, kadavra bulmakta sıkıntı çeken üniversitelerin bu nedenle ellerindeki kadavra ile uzun yıllar idare etmeye çalıştıklarını aktardı.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.