İstanbul Erkek Lisesi'ndeki taciz iddiaları, Sabah gazetesinin yedi erkek öğrencinin 'kız meselesi' gerekçesiyle darp edildiğine ilişkin haberiyle ortaya çıkmıştı. Gazetenin iddiasına göre, darbın sebebi yedi erkek öğrencinin "bazı kız öğrenciler hakkında yazışmalar"dı. Kız öğrencilerin yaptığı açıklama ve velilerin açıklamaları, söz konusu yazışmaların cinsel taciz listesi olduğunu ve yedi erkek öğrencinin kız öğrencilerin koridor ve yemekhanede gizlice fotoğraflarını çekip arşivlediğini ortaya çıkarmıştı.

Taciz mesajlarını paylaşan 9'uncu sınıf öğrencisi yedi erkek, okulun 11’inci sınıf öğrencileri tarafından darp edilmişti. Yedi öğrenciden 6’sının Ankara Fen Lisesi'ne, diğeri de Adana Fen Lisesi’ne nakil olduğu ortaya çıkmıştı.

İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü de yaşananlarla ilgili soruşturma başlatıldığını ve rehberlik servisi tarafından öğrencilere yönelik destek çalışmalarının başlatıldığını duyurmuştu.

Olayla ilgili soruşturmanın tamamlandığını iktidara yakan Sabah gazetesi duyurdu. Habere göre, kamuoyunda tepki çeken taciz iddiaları somut bir delile dayanmıyor, aksine alt sınıf öğrencilerine yönelik ağır bir şiddet dalgası yaşandığı öne sürülüyor.

"Tacize ilişkin kanıt yok"

Soruşturma kapsamında hazırlanan raporda, 9. sınıf öğrencilerinin kız arkadaşlarına yönelik fiziksel veya sözlü bir tacizine dair herhangi bir şikâyet ya da kanıt bulunmadığı iddia edildi. Sosyal medyada büyük tepki toplayan "507 maddelik taciz listesi"nin ise mağdur edilen öğrenciler tarafından değil, bir başka öğrenci tarafından hazırlandığı ve kontrolsüzce yayıldığı savunuldu. İddialara göre, incelenen telefon ve tabletlerde de kız öğrencilere ait hiçbir uygunsuz görüntüye rastlanmadı.

Dosyadaki rapora göre, üst sınıf öğrencileri "kızları koruma" bahanesiyle alt sınıf öğrencilerini iki gece boyunca belirli alanlarda toplayarak darp etti. Bu süreçte bıçak ve muşta gibi aletlerin kullanıldığı, şiddetin planlı ve hiyerarşik bir yapıda uygulandığı ileri sürüldü.

Yaşananların ardından şiddet gördüğü iddia edilen öğrencilerin güvenlik endişesiyle okuldan ayrılmak zorunda kaldığı belirtildi. Soruşturma sonucunda, "kahramanlık" olarak sunulan bu şiddet eylemlerinin ağır bir disiplin suçu olduğu ve "kendi adaletini sağlama" anlayışının eğitim ortamına zarar verdiği vurgulandı.