Ekrem İmamoğlu'ndan mesaj: "Türkiye artık ayrımcılıkların değil, gerçek anlamda eşitliğin, kardeşliğin ülkesi olmalıdır"

Ekrem İmamoğlu'ndan mesaj: "Türkiye artık ayrımcılıkların değil, gerçek anlamda eşitliğin, kardeşliğin ülkesi olmalıdır"

CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, 62. Ulusal, 36. Uluslararası Hacı Bektaş Veli Anma Törenleri ve Kültür Sanat Etkinlikleri'ne mesaj gönderdi. İmamoğlu, mesajında, "Bizim yolumuz ortak aklın, eşitliğin, uzlaşmanın yoludur. Camiler bizim olduğu kadar, Cemevleri de bizimdir. Türkiye artık ayrımcılıkların değil, gerçek anlamda eşitliğin, kardeşliğin ülkesi olmalıdır" dedi

CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, 62. Ulusal, 36. Uluslararası Hacı Bektaş Veli Anma Törenleri ve Kültür Sanat Etkinlikleri'ne mesaj gönderdi. İmamoğlu, mesajında, "Bizim yolumuz ortak aklın, eşitliğin, uzlaşmanın yoludur. Camiler bizim olduğu kadar, cemevleri de bizimdir. Türkiye artık ayrımcılıkların değil, gerçek anlamda eşitliğin, kardeşliğin ülkesi olmalıdır. Hukuk bir siyasi sopa olmaktan çıkmalı, bu toprakların mayasını yoğuran, bu ülkenin ekmeğine, işine, aşına emek koyan, savaşında canını veren, kanını döken herkesin hakkı teslim edilmelidir. Sünnisiyle, Alevisiyle, Kürdüyle, Türküyle bu ülkenin evlatları adil ve eşit yurttaşlık temelinde kardeşçe yaşamalıdır" dedi. 

Nevşehir’in Hacıbektaş ilçesinde düzenlenen 62. Ulusal, 36. Uluslararası Hacı Bektaş Veli Anma Törenleri ve Kültür Sanat Etkinlikleri bugün başladı. Etkinlikler, 17 ve 18 Ağustos günlerinde de devam edecek.

Etkinliğe, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Nuri Aslan, Adana Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Güngör Geçer, Kırşehir Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu, eski CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin ile sanatçı Zülfü Livaneli katıldı. Etkinlik, abdallar ve müzisyenler eşitliğinde semah ekibinin gösterisiyle başladı.

Hacıbektaş Belediye Başkanı Ali Kaim, açılış konuşmasında, Hacı Bektaş Veli'nin Anadolu'ya gelişinden bahsederek öğretilerinin kendi döneminden yüzyıllar sonrasında da değer gördüğünü söyledi. Kaim, ilçeyi ve Hacı Bektaş’ın türbesini yılda yüz binlerce insanın ziyaret ettiğini belirterek, "Her gelen ziyaretçi buradan bir feyz alarak gitmektedir. Bu demektir ki Hacı Bektaş’ın düşüncesi, Hacı Bektaş milyonlarca insanın inanç merkezi olmasına rağmen imar olarak, görüntü olarak istenilen yerde maalesef değildir. Buradan ilgili makamlara duyuruyorum: Bu ilçeyi yok saymayın. Yüz binlerce insan ziyaret etmektedir. Biz sadece Hacı Bektaş halkına değil, yüz binlerce Alevi Bektaşi inancına sahip insana hizmet etmekteyiz. O kadar sınırlı, o kadar yetersiz ki gelen konuklarımıza istediğimiz hizmeti veremiyoruz" dedi.

Ekrem İmamoğlu'nun mesajı okundu

CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, tutuklu bulunduğu Marmara Cezaevi'nden Hacı Bektaş Veli Anma Törenleri ve Kültür Sanat Etkinlikleri'ne mesaj gönderdi. İmamoğlu mesajında, "Canlar, dostlar, Erenler Ocağı’nın güzel insanları. Öncelikle hepinize gönülden, yürekten selamlarımı, sevgilerimi, muhabbetlerimi iletiyorum. Hakka, hakikate niyaz etmiş, insanlık, kardeşlik ve barış yolunun yolcularına, bu meydanı dolduran tüm dostlara, her birinize Silivri zindanından yürek dolusu muhabbetler gönderiyorum" ifadelerine yer verdi.

İmamoğlu mesajında, "Kardeşlerim bugün aranızda olamayışımın hüznünü çok ama çok derinden yaşıyorum" diyerek 15 yıldır hiç ara vermeden katıldığı, son 6 yıldır ise bütün gücüyle destek verdiği etkinliğe bu yıl katılamadığını belirtti. İmamoğlu'nun mesajı şöyle:

"Biliyorum ki bu topraklarda zalimin zinciriyle, haksızlığın gölgesiyle engellenen nice pir, derviş, âşık, sadık oldu. Nice zulümler yaşandı. Yaşanmaya devam ediyor. Bu toprakların insanları, hak ettikleri insanca yaşama, kardeşçe bir topluma, onurlu bir hayata, adil bir ülkeye kavuşsunlar diye çıktığımız yolda baskıyla, hukuksuzlukla karşı karşıyayız.

Tarihin tanıklığında Kerbela’nın yasını omuzlarında taşıyan dördüncü İmam Zeynel Abidin hem Kerbela’dan sağ çıkarak hem de zindan karanlığından umut ışığıyla yürüyerek ehlibeytin yolunu sürdürdü. Zulmün zinciri ona hakikati unutturmadı. Onun direnci bugün bizlere hangi zindan olursa olsun, hangi engel çıkarsa çıksın hakikatten vazgeçme diyor.

Hazreti Yusuf gibi masumiyetini teslim ederek bekleyenlerin hikâyesini de biliriz. Yusuf’un kuyusu nasıl ki sabrın ve inancın durağı olduysa, zindanlar da bizim için adaletin, sabrın ve umudun imtihanı vardır. Ve biz biliriz ki erenler yolunda boyun yalnızca Hakk’a eğilir.

Yarın şefaatkârım Ahmet’i muhtar iken, cümlenin rızkını veren ol Gani Settar iken, yeryüzünün padişahına minnet eylemem. Bu dörtlük bugün benim de dilimde, yüreğimde yankılanıyor. Çünkü biliyorum ki bu meydanda bulunan her can, zalime eyvallah etmemeyi, halkının yanında dimdik durmayı Alevi Bektaşi yolunun bir gereği sayar.

"Ülkenin Alevi Bektaşi evlatları Cumhuriyet’in eşit yurttaşlarıdır ve hak ettikleri hizmete kavuşmaları da boynumuzun borcudur"

Canlar, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak Hacıbektaş ilçemize hizmet etmek benim için sadece bir belediye görevi değil, insanlığa ve hünkârın mirasına borcum oldu. Yıllarca ihmal edilmiş bu topraklara sevgiyle, aşkla dokunmaya çalıştık. Meydanını, yolunu, suyunu, aşını, kültürünü, inancını destekledik. Çünkü biliriz ki bu ülkenin Alevi Bektaşi evlatları Cumhuriyet’in eşit yurttaşlarıdır ve hak ettikleri hizmete kavuşmaları da boynumuzun borcudur.

Bu bakışla Alevi canlarımızın haklı ve meşru taleplerinin adalet, eşitlik, insanlık ve tarih, kültürümüzün mirası, hukukun üstünlüğü ve hakkaniyet ilkeleri ışığında karşılanmasının takipçisiyiz. Canlarımızın en temel talebi olan cemevlerine ibadethane statüsü verilmesinin, İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına, Anayasa’nın temel ilkelerine rağmen engellenmesi bu iktidarın ayıbıdır.

Bizim yolumuz ortak aklın, eşitliğin, uzlaşmanın yoludur. Camiler bizim olduğu kadar, cemevleri de bizimdir. Türkiye artık ayrımcılıkların değil, gerçek anlamda eşitliğin, kardeşliğin ülkesi olmalıdır. Hukuk bir siyasi sopa olmaktan çıkmalı, bu toprakların mayasını yoğuran, bu ülkenin ekmeğine, işine, aşına emek koyan, savaşında canını veren, kanını döken herkesin hakkı teslim edilmelidir. Sünnisiyle, Alevisiyle, Kürdüyle, Türküyle bu ülkenin evlatları adil ve eşit yurttaşlık temelinde kardeşçe yaşamalıdır.

Sevgili canlar, zulme direnenlerin dayanma gücünü, Hünkâr Hacı Bektaş Veli’nin şu sözünde buluyorum: 'Düşmanınızın dahi insan olduğunu unutmayın'. Biz düşmanlaştırmadan, ötekileştirmeden adaletin güneşini hepimiz için doğuracağız. Silivri zindanından, Hacıbektaş’ın semasında özgürce süzülen beyaz güvercinlere, o güvercinlerin taşıdığı barışa ve adalete niyazım da sözüm de budur. Hak Muhammed Ali’ye gönülden niyazla yolda daim olalım. Gönüller bir, muratlar bir olsun. Zalimin zulmüne karşı insanlığımız, kardeşliğimiz daim olsun.

"Dönen dönsün, ben dönmezim yolumdan"

Hepinizi yüzyıllardır sesi dinmeyen Pir Sultan Abdal’ın dizeleriyle hasretle kucaklıyorum: 'Ulu mahşer günü olur divan kurulur. Suçlu suçsuz gelir orada dirilir. Piri olmayanlar anda bilinir. Dönen dönsün ben dönmezim yolumdan. Pir Sultan’ım, Pir Sultan’ım arşa çıkar önümüz. O da bizim ulumuzdur pirimiz. Hakkı teslim olsun garip canımız. Dönen dönsün, ben dönmezim yolumdan.'"

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.