Basın meslek örgütleri: İsrail gazetecilere yönelik soykırımdan vazgeçmeli

Basın meslek örgütleri: İsrail gazetecilere yönelik soykırımdan vazgeçmeli

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), DİSK Basın-İş Sendikası, PEN Yazarlar Derneği, Türkiye Yayıncılar Birliği (TÜRKYAYBİR) ve Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS) İsrail’in Gazze'ye yönelik saldırılarında 238 gazetecinin öldüğüne, 480 gazetecinin yaralandığına, 112 medya kuruluşunun binasının yıkıldığına dikkati çekerek, buna karşı uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırdı.

TGC Başkanı Vahap Munyar, TGS Genel Sekreteri Banu Tuna, DİSK Basın-İş Sendikası Denetim Kurulu Üyesi Alparslan Aydın, PEN Yazarlar Derneği Başkanı Zeynep Oral, TÜRKYAYBİR Yönetim Kurulu Üyesi Erkan Akpınar ile TYS Genel Sekreteri Tahir Şilkan, TGC Burhan Felek Konferans Salonu’nda basın toplantısı düzenledi.

Meslek örgütü temsilcileri İsrail’in insanlıkdışı saldırılarında 238 gazetecinin öldüğüne, 480 gazetecinin yaralandığına, 112 medya kuruluşunun binasının yıkıldığına dikkati çekerek uluslararası toplumu buna karşı harekete geçmeye davet etti.

TGC Başkanı: İsrail’in basın özgürlüğünü hedef alan saldırısını kınıyoruz

TGC Başkanı Vahap Munyar, burada yaptığı açıklamada, dünyada silahlı çatışma bölgelerinde görev yapan gazetecilerin korunmasının insan hakları, evrensel hukuk ve halkın haber alma hakkı açısından çok önemli olduğunu belirtti. Munyar, şunları kaydetti:

"Bu konuda gazetecilerin evrensel kriterlere göre dokunulmazlığı olması gerekirken, çatışmacı taraflar gazetecileri çoğu zaman özellikle hedef almaktadır. Bunun en sıcak örneği İsrail’in Gazze’ye saldırılarını dünyayla paylaşan muhabir ve kameramanlara yönelik sistematik şiddetidir. Gazetecileri terör faaliyetinde bulunmakla suçlayan İsrail ordusu son olarak Gazze’deki El Şifa Hastanesi yakınında gazetecilerin bulunduğu çadırı vurdu. Saldırıda aralarında El Cezire muhabirlerinin de yer aldığı 6 gazeteci öldürüldü. İsrail Ordusu’nun 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda öldürülen gazeteci sayısı 238’i buldu. İsrail’in bu insanlık ve hukuk dışı, basın özgürlüğünü özellikle hedef alan saldırısını kınıyoruz. Son saldırıda hayatını kaybeden gazetecilerin ailelerine, arkadaşlarına, meslektaşlarına başsağlığı diliyoruz. 238 meslektaşımızın anısı önünde saygıyla eğiliyoruz. En kısa sürede barışın sağlanmasını, İsrail ordusunun masum sivillere, sağlık çalışanlarına ve gazetecilere yönelik saldırılarının bir an önce son bulmasını diliyoruz. İsrail’in uluslararası yardım kuruluşlarının ve medya temsilcilerinin Gazze’ye girişine izin vermesini istiyoruz. Uluslararası toplumu, İsrail’in insan haklarını, hukuku ve basın özgürlüğünü hiçe sayan saldırılarına karşı harekete geçmeye çağırıyoruz."

"Soykırımların üç aktörü var: Failler, kurbanlar ve seyirci kalanlar"

TGS Genel Sekreteri Banu Tuna da Gazze’de 10 ve 11 Ağustos’ta gazeteciler Mohammed Al-Khaldi, Enes el-Şerif, Mohammed Qreiqeh, Ibrahim Zaher, Moamen Aliwa ve Mohammed Noufal'ın İsrail saldırıları sonucu öldürüldüğünü belirterek, "7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’de 238 basın çalışanı vahşice öldürüldü, 480 meslektaşımız yaralandı, 112 basın kuruluşunun binası yok edildi. Medyanın bu toplu yok edilişi ancak tek bir şeyi ifade eder: Bir soykırımı. Bir soykırımın belgelenmesinin engellenmeye çalışıldığını. Soykırımların üç aktörü vardır: Failler, kurbanlar ve seyirci kalanlar. Bize düşen bu çaresiz rolü, seyirci kalmayı reddediyoruz. Filistinli meslektaşlarımızla birlikte gerçekler de ölüyor, mezara giriyor" diye konuştu.

Tuna, bir yandan Filistin halkı için ağıtlar yakılırken, diğer yandan İsrail ile ticari ilişkilerin sürdürüldüğünü ifade ederek, şunları söyledi:

"Bugün artık kimse, Gazze’de yaşananların bir soykırım olduğundan şüphe etmiyor. Uluslararası basını engelleyen İsrail, Filistinli gazetecileri öldürerek bu büyük insanlık suçunun belgelenmesini engellemeye çalışıyor. Bugün tüm dünyanın en büyük derdi, ilk gündemi Gazze olmalı. Uluslararası basının Gazze’ye girmesine izin verilmeli. İsrail’i durdurmak için küresel çapta harekete geçilmeli. TGS olarak Gazze’de hayatlarını her an tehlikeye atarak çalışan meslektaşlarımızla dayanışma duygumuzu bir kez daha dile getiriyoruz.”

"Meslektaşlarımız siyonist vahşeti dünyaya duyuruyor"

DİSK Basın İş Denetim Kurulu Üyesi Alparslan Aydın ise "Gazetecilerin haklarını savunma mücadelesinde, her zaman ezilenin yanında, ezenin ise karşısında olduk. Gazze’deki meslektaşlarımız, canları pahasına, siyonist vahşeti dünyaya duyuruyor. Onların kalemleri, kameraları, sesleri, insanlığın onurudur. Bizler burada onların mücadelesini sahipleniyor, seslerini çoğaltıyor ve bu barbarlığa karşı dayanışmamızı yükseltiyoruz” dedi.

PEN Başkanı: İsrail gazetecileri bile isteye öldürdü

PEN Yazarlar Derneği Başkanı Zeynep Oral da “İsrail’in Gazze’ye karşı uyguladığı soykırım, katliam ve saldırılarına son dönemde gazetecileri de eklemesi, Gazze şehrinde Şifa Hastanesi çevresinde gazetecilere ait bir çadırı hedef alarak altı sivil gazeteciyi öldürmesi, bunun bile isteye yapıldığını açıklaması, Gazze şehrinin içinden haber verebilen yegane gazetecileri karalama ve tahrik kampanyalarıyla terörist ilan etmesi, her gün artan savaş suçlarına yenilerini eklemiştir. PEN Türkiye olarak savaş koşullarında dahi gazetecilerin ve sivillerin öldürülmesini kınıyoruz” dedi.

"Savaşın başından beri 238 gazeteci öldürüldü"

TÜRKYAYBİR Yönetim Kurulu Üyesi Erkan Akpınar ise uluslararası hukuk ve basın etik ilkelerinin çatışma bölgelerinde gazetecilerin korunmasını zorunlu kıldığını anımsatarak, "Ancak Gazze’de, özellikle son dönemde yaşananlar, bu temel ilkelerin sistematik olarak ihlal edildiğini ortaya koymaktadır. İşgalin ve savaşın tüm vahşetine ek olarak, yaşananları dünyaya aktarmaya cesurca devam eden, savaş bölgesindeki en savunmasız gruplardan biri olan gazetecilerin hedef alınması; ifade özgürlüğünün ve halkın haber alma hakkının açık ve tartışmasız biçimde ihlalidir. Savaşın başlangıcından bu yana Gazze’de 238 gazeteci öldürülmüştür. Yalnızca mesleğini icra eden ve özelikle savaş koşullarında korunması gereken basın mensuplarına yönelik bu sistematik şiddetin derhal sona erdirilmesi için, uluslararası toplumu ve ilgili tüm kurumları acilen harekete geçmeye çağırıyoruz” diye konuştu.

"İsrail'in katliamcı politikalarını kınıyoruz"

TYS Genel Sekreteri Tahir Şilkan da İsrail'in ayrım gözetmeden basın çalışanlarını öldürmeye devam ettiğini belirterek, şöyle devam etti:

"ABD emperyalizminin Orta Doğu'yu yeniden dizayn etme amacı doğrultusunda, Gazze'nin tamamen işgalini amaçlayan İsrail, bölgeye insani yardımları engelleyerek kıtlık, açlık, ilaçsızlık, tedavi engellemesi yoluyla gerçekleştirdiği katliamların dünyaya duyurulmaması için basın emekçilerine-gazetecilere saldırıyor. İsrail Suriye'de işgalini genişleterek ABD emperyalizminin desteğinde Orta Doğu'nun mutlak egemeni olmayı amaçlıyor. Türkiye Yazarlar Sendikası olarak İsrail'in Gazze'de Filistin halkına yönelik katliamcı politikalarını kınıyor, halka ve gazetecilere yönelik saldırıların durdurulması için ülkemiz kamuoyuna ve tüm dünyaya duyarlık çağrısı yapıyoruz.”

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.