Siirtli esnaf: "16 metrekarelik bir bakkalın alacağı 20 bini geçmiş. Ödeyemiyor ne yapsın?"

Siirtli esnaf: "16 metrekarelik bir bakkalın alacağı 20 bini geçmiş. Ödeyemiyor ne yapsın?"

Siirtli esnaf Ali Kaplan, vatandaşların ödeme yapamadığını, veresiye satış borçlarının biriktiğini söyledi. Yıllardır ödenmeyen borçları bile tahsil edemediğini belirten Kaplan, “Benim gibi 16 metrekarelik bir bakkalın borcu 20 bini geçmiş. 3 bin, 4 bin, 5 bin. Adamlar ne yapsın? İş yok, güç yok” dedi.

Siirtli esnaf Ali Kaplan, vatandaşların ödeme yapamadığını, veresiye satış borçlarının biriktiğini söyledi. Yıllardır ödenmeyen borçları bile tahsil edemediğini belirten Kaplan, “Benim gibi 16 metrekarelik bir bakkalın borcu 20 bini geçmiş. 3 bin, 4 bin, 5 bin. Adamlar ne yapsın? İş yok, güç yok” dedi.

Siirtli esnaf Ali Kaplan, veresiye alışveriş yapan vatandaşın borcunu ödeyemediğini belirtti. Kaplan, “Artık her şey raydan çıkmış. Benim gibi 16 metrekarelik bir bakkal, dükkân borcu 20 bini geçmiş. Adamlar ödeyemiyor. 3 bin, 4 bin, 5 bin. Adamlar ne yapsın? İş yok, güç yok. Ne diyelim, biz de bilmiyoruz. Adama vermesek, adamı eşyasız bıraksak olmuyor. Veriyor artık biz öyle kalıyoruz, biz ödeme yapamıyoruz, biz mal alamıyoruz. 4-5 gün önce sattığımız 120 liralık yağşu an olmuş 200 lira, 180 lira. Bu millet nasıl geçinsin, nasıl yapsın? Gerçekten çok zor bir durum" dedi. 

20 bin TL alacaklı olduğunu ve bunu tahsil edemediğini belirten Kaplan, "Borçlar şu an bak kaç yıllık borç var defterde hala alamadım. Adam "beni öldürsen de yok" diyor. Şimdi para için adamı mı öldüreyim, ne yapayım? Ben de diyorum canın sağ olsun. Ne diyelim? 20 bini geçmiş benim gibi bir bakkal 16 metrekarelik bir bakkal 20 bini geçmiş" dedi. Masrafların arttığına dikkat çeken Kaplan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Masrafım sigorta bin 500 lira olmuş BAĞ-KUR sigortası. Bana 850 lira elektrik gelmiş sadece benim iki dişli sobam çalışıyordu. Kiram, muhasebe ücreti, faturalar… Benim burada giderim 5-6 bin lira oluyor. Şu an evime, çocuğuma bir bez götürüyorum, bez 24 tane var içinde 45 lira. 45 lira, bir hafta götürmüyor. Adam verse zaten verecek ama vermese yapacak bir şey yok. Biz ne diyelim şimdi? Kalkıp para için adamı dövecek halde değiliz."

 "120 LİRALIK YAĞ 200 LİRAYA ÇIKTI"

Ülkenin dışa bağımlı hale geldiğini belirten Kaplan, "Türkiye’de benim bildiğim kadarıyla her şey dışarıdan geliyor. Geçen bir şey çıktı ortaya Rusya bırakmıyor yağ gelsin diye birdenbire 120 liralık yağ 4 litrelik yağ 200 liraya çıktı. Kardeşim bu ülke hiçbir şey mi üretmiyor? Hiçbir şey mi biz kendimiz üretmiyoruz, dışarıdan mı geliyor yağ? Üretim yapacaksın. Yakıt olmuş 20 lira zaten aracı olan da çalıştıramaz. 20 liraya mazot mu olur?" dedi. 

"BENİM ÇOCUĞUM AÇ KALSA BEN NE YAPABİLİRİM?"

Piyasada güvenin kalmadığı ifade eden Kaplan konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Biz de güvenemiyoruz veremiyoruz ama adam gelmiş diyor ki ben eşya götüreceğim gerçekten evimde hiçbir şey yok. Allah rızası için beni idare et senin paranı sonra getireceğim diye. Biz de vicdanımız kabul etmiyor. Ben kendimden bahsedeyim, benim çocuğum aç kalsa ben ne yapabilirim. Biz de tabi mecburen veriyoruz. Geldi geldi, gelmedi adamın canı sağ olsun. Şu an yangın tüpleri, depo temizliğidir, böcek ilaçlama işleri yapıyoruz. Genellikle bizden de borç istiyorlar. Biz genellikle nakit çalıştığımız için borç veremiyoruz tür şeylerde. Genellikle biz istediğimizde nakit veriyoruz mecburiyetten biz de mahcup kalıyoruz insanlara karşı."

İnsanlarda para tükendiği için borç veremediklerini söyleyen Kaplan, "Şu zamanda ekonomik kriz olduğu için, insanlarda da ücret kalmadığı için genellikle borca talep çıkıyor. Bu yüzden bizlere gelip borç talep ediyorlar. Tanıdıklar olsun onlara mahcup kalmamak için birkaç kişiye veriyoruz. Genellikle borç veremiyoruz kimseye. Hem ekonomiye hem insanlara güvenemiyoruz. Çünkü şu an ekonomi iyi olmadığı içime biz de insanlardan borç istiyoruz. İnsanlarda para tükendiği için borç veremiyoruz" dedi.

"AYNI ÜRÜNÜ TEKRAR ALAMAMA İHTİMALİ VAR"

Esnafın borç vermekte tereddüt yaşadığını söyleyen Nasih Oğuz, "Kuruyemişçiyiz. Artık insan borç vermek de biraz tereddütte kalıyor. Artık borca verdiği ürünü bir daha alamıyor. Bu yüzden biraz tereddüt oluyor. 10 TL’ye borca verdiğin bir ürünü bir ay sonra artık 20 TL’ye alamama ihtimali var. O yüzden borç vermede tereddütte kalıyor esnaf" dedi.

Ekonominin istikrarsızlığına da değinen Oğuz, "Artık esnaf yavaş yavaş bir ürün verdi mi o ürünün o zamanki fiyatı değil de parayı tahsil ettiği zaman fiyatı neyse onu alamaya çalışıyor. Mesela 5 kilo şeker verdiği bir insana bir ay sonra o 5 kilo şekerin fiyatı neyse artık o parayı tahsil etmemeye çalışıyor. Artık vereceği ürünü yazıp parayı tahsil ettiği zaman fiyatı neyse o parayı tahsil etmeyi düşünüyor. Bunun nedeni fiyatların istikrarsız olması" diye konuştu. 

 

 

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.