Kulis: Mehmet Şimşek 18 ay süre istedi, Türkiye’nin ihtiyacı olan dış kaynağı da kendisinin bulacağını belirtti
Mehmet Şimşek, yeni Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’nde Hazine ve Maliye Bakanı olarak görev aldı. Piyasalarda gözler artık izlenecek politikada.
Mehmet Şimşek yeni hükümetin Hazine ve Maliye Bakanı oldu. Ekonomi gazetesinden Şebnem Turhan'ın aktardığına göre Bakan Şimşek, 18 ay süre istedi, Türkiye’nin ihtiyacı olan dış kaynağı da kendisinin bulacağını belirterek güven mesajı verdi.
Tarihi en yüksek negatif seviyeye düşen net uluslararası rezervler, yükselen ifl as risk primi (CDS), yüksek enfl asyon, cari denge ile bütçe dengesindeki artan çift açık riski ve Türkiye’yi terk etmiş olan yabancı yatırımcı için Bakan Şimşek’in atacağı adımlar büyük önem taşıyor.
Ekonomistlerin görüşleri özetle şöyle:
ODTÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Atılım Murat: Umutluyum, iyimserim. Mehmet Şimşek’in de önümüzdeki dönemde istediklerini yapabileceğini düşünüyorum. Geleneksel para politikalarına, serbest piyasaya mali disiplinden ödün vermeden dönüş sağlamak isteyecektir. Eski bakanlık dönemlerinden hatırladığımız gibi mali disipline çok önem verir, bir yere para harcayacaksa başka yerden para bulmaya çalışacaktır. Mehmet Şimşek’e istediği zaman ve yapmak istediklerine olanak sağlanırsa başarılı olacağına inanıyorum.
Deniz Yatırım, Yatırım Strateji ve Araştırma Bölüm Müdürü Orkun Gödek: Beklenti karşılandı, fiyatlamalar için yeni bir hayal kırıklığı başlığı oluşmadı. BIST için ilk etaptaki iyimserliğin ardından kısmen beklentinin gerçekleşmesi nedeniyle realizasyon görmemiz şaşırtıcı olmaz. Gelecek vadede kur ve hisse senetlerinin yüksek korelasyon ile hareket ettiğini görebiliriz. Daha serbest kur rejimi yabancı yatırımcı girişine de ilk etapta sınırlı olmak kaydıyla oyun alanı açabilir.
Gedik Yatırım Baş Ekonomisti Serkan Gönençler: Mehmet Şimşek isminin piyasalar açısından simgesel bir anlamı bulunuyordu. Şöyle ki, Mehmet Şimşek’in atanması tam ortodoks politika setine bir dönüş olmasa bile, bankalar üzerindeki regülasyonların gevşetileceği beklentisini doğuruyor. TCMB Başkanlığına da piyasa dostu bir ismin atanması ortodoks politikalara (kademeli de olsa) dönüş beklentisini pekiştirecektir.
TEPAV Direktörü Dr. Burcu Aydın Özüdoğru: Piyasaların Mehmet Şimşek’ten beklentileri var. Bu beklentileri de şöyle sıralayabiliriz: Merkez Bankası başta olmak üzere önemli pozisyonlara atamalar, TCMB’den faiz artışı ve izleyen aylara ilişkin artış patikasının belirlenmesi, piyasadaki kısıtlayıcı kontrol ve düzenlemelerin kaldırılması veya buna ilişkin takvimin açıklanması ve kamu maliye dengelerini iyileştirecek tedbirler.
Fortuna Capital Danışmanlık Kurucusu Dr. Altuğ Özaslan: Hem Mehmet Şimşek hem de Cevdet Yılmaz’ın kabinede beraber görev alması, ekonomi yönetiminin ve kamu maliyesinin bütünselliği açısından olumlu bir tablo sunuyor. Mehmet Bey’in açıklamalarını da dikkate alınca, durumun ehemmiyetin net şekilde farkında olduğunu ve rasyonel bir zemine dönme zorunluluğunu Sayın Cumhurbaşkanı’na kabul ettirdiği anlaşılıyor. Ama bu rasyonel zemin sadece politika faizinin arttırılması ve ortodoks politikalara dönüş değil. GYSH’nın %5.5’u kadar cari açık, %3.5’u kadar bütçe açığı, $130 milyar KKM, %64 civarı dolarizasyon oranı, bozuk ve adaletsiz vergi sistemi vb gibi nice önemli sorunları kalıcı olarak çözülmesi gerekiyor.
Sayın Şimşek kısa yabancı sermayenin ülkemize sıcak para ağırlıklı olarak gelmesine sebep olabilir, kamu tarafında bazı satışlar ve FDI girişi de olabilir ama önemli olan içeri gelecek sermayenin niceliği yüksek körfez sermayesi ağırlıklı değil, niteliği yüksel batı sermayesi ağırlıklı olmasıdır. Bunu başarabilmemiz için yapmamız gereken de piyasaya Ağbal şokunu unutturmak, tıkanan swap kanallarını açmak ve yabancı kurumların risk yönetimlerinin kıstığı limitleri yeniden yükseltmesini sağlamaktır. Bu da ne yazık ki 2-3 ayda değişebilecek bir durum değildir."
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.