Hükümet işçiden yana mı olacak patrondan yana mı? Asgari ücrette patronlardan talep

Hükümet işçiden yana mı olacak patrondan yana mı? Asgari ücrette patronlardan talep

Milyonlarca yurttaşın umudunu bağladığı Asgari Ücret Tespit Komisyonu 1 Aralık'ta toplanacak. İşçi kesimi refah seviyesinin artmasını beklerken, patron tarafı asgari ücretteki vergi yükünün azaltılmasını istiyor. Hükümet kanadı ise her iki talebi de haklı buluyor.

Asgari ücret görüşmeleri başlamadan tartışmaları başladı. İşçi, patron ve hükümet kanadının ortak görüşü enflasyonun üzerinde bir asgari ücret zammı yapılması. Hükümet kanadından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, çalışanları enflasyona ezdirmeyeceklerini, patrona gelen ilave yükün azaltılması için bir model üzerinde çalışıldığını açıklarken, işçi kesimi; refah düzeyinin artmasını, bir kişilik çalışanın değil, 4 kişilik bir ailenin esas alınarak ücretlerin belirlenmesini ve vergi dilimlerinin yapısının değiştirilerek asgari ücretin vergi dışı bırakılmasını istiyor.

İşveren kesimi ise; çalışanların enfl asyona karşı korunması taleplerini olumlu bulduklarını, bununla birlikte önceki yıllarda uygulanan, asgari ücretin bir kısmının kamu kaynaklarından karşılandığı işveren desteğinin de “hiç olmadığı kadar önemli hale geldiğini” vurguluyor. İTO Başkanı Şekib Avdagiç, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada “Asgari ücrete enfl asyon oranında yapılacak zammı işverenin karşılamasını, enfl asyonun üzerindeki kısmın ise asgari ücret üzerindeki vergi yükleri azaltılarak devlet tarafından karşılanmasını makul bir çözüm olarak görüyoruz” açıklamasında bulunmuştu. İZTO Başkanı Mahmut Özgener de, asgari ücrettin vergiden muaf olması gerektiğini belirtmişti.

“TOPLUMU TATMİN EDECEK SEVİYEDE OLMALI”

Dünya gazetesinin aktardıklarına göre, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun ilk toplantısının 1 Aralık’ta yapılacağını belirterek, “Asgari ücret toplumu tatmin edecek seviyede olmalı” açıklamasını yaptı.

Bakan Bilgin, Türk-İş Kadın İşçi Eğitim Semineri’nde yaptığı konuşmada, Türk-İş Başkanı Ergün Atalay’ın ‘işçileri tatmin edecek bir asgari ücret belirlenmesi’ yönündeki çağrısına katıldığını söyledi. Bilgin, “Asgari ücret konusunda sayın başkanı tavrı çok açık. Emeği koruyacak. Asgari ücret adı üzerinde, bu rakam toplumu tatmin edecek, toplumda adalet duygusunu pekiştirecek, güçlendirecek. Burada emekçiler sahipsiz değildir, devlet sosyal devlettir ve buna sahip çıkmaktadır, kanaatini yerleştirecek bir seviyede olacağına inanıyorum. Ben de bu anlayıştayım ve sayın Başkan ile bu konuda uzlaşma içindeyiz” dedi.

Bakan Bilgin, örgütlü olan, çalışma hayatına ilişkin yükümlülüklerini yerine getiren firmalara pozitif katkı vermek amacıyla planlanan ve bu kapsama giren işyerlerinin belirlenerek onurlandırılması için, işletme önüne “beyaz bayrak” çekme şeklindeki projenin de hayata geçirileceğini söyledi. Bakan Bilgin, “Primlerini yatırıyorsa, prim borcu yoksa, daha önemlisi sendikalıysa, o şirkete beyaz bayrak vereceğiz. Önündeki beyaz bayrağın üzerinde şu yazacak: ‘Burada düzgün iş vardır, örgütlü iş vardır’ yazacak” diye konuştu.

“ASGARİ ÜCRET TESPİT KOMİSYONU ANTİDEMOKRATİK”

Yeni yılda geçerli olacak asgari ücret rakamının bir buçuk aydır gündemde olduğunu dile getiren Türkİş Genel Başkanı Ergün Atalay, şu açıklamayı yaptı:

“Asgari ücreti konuşmaya başladığımız zaman dolar 8,5 liraydı. Şimdi dolar 12 lirayı geçti. Sebebini de anlamış değilim. Bu ülkede hepimizin yapacağı bir şey var, dayanışma içerisinde olacağız, sıkıntılarımızı paylaşacağız. Asgari ücretin bir tarafı Türk-İş beş kişi, bir tarafı işverenlerimiz beş kişi, bir tarafta bakanlığımız beş kişi. Buna katılmıyorum. Anti demokratik bir kurum bu. 12 Eylül’den kalma. Aynısı Yüksek Hakem Kurulunda var. Askerin yaptığı anayasanın bedelini ödüyoruz. Biz ne zaman kendimiz bir anayasa yaparsak o zaman olur. Öyle bir anayasa yapalım, kadın yapsın, emekli yapsın, işçi yapsın, çiftçi yapsın. Bu anayasaya hepimizin ihtiyacı var.”

Asgari ücret konusunda kamuoyuna bir rakam söylememeye özen gösterdiğini ifade eden Atalay, şunları kaydetti: “Biz bir rakam söylüyoruz ama yetkililere söylüyoruz. Bu rakamı Maliye Bakanı biliyor, Çalışma Bakanı biliyor, Sayın Cumhurbaşkanımız da biliyor. Bunu kamuoyunda söylediğimiz zaman kendimizi bağlıyoruz. İki yıl önce bir rakam söyledim, o dönemde 70 lira eksik verdiler bize. İşveren, ‘Türk-İş’in dediği rakam ortada’ diyerek 70 lira vermedi. Makul bir rakamda buluşmak lazım. Bu paranın altında işçi çalıştıramazsın. Bu rakam icrayı, evlenmeyi, boşanmayı ilgilendiriyor. Son yıllarda 7 milyon insan bu rakamla geçiniyor, daha doğrusu geçinemiyor.”

“TÜRKİYE’DE ASGARİ ÜCRET BİR LİMİT DEĞİL, GEÇİM ÜCRETİ”

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü” toplantısında yaptığı konuşmada; asgari ücret tartışmalarına değinerek, Türk-İş’in, Hak-İş ve DİSK ile bu konuda birlikte hareket etme daveti çerçevesinde bir araya gelerek bir dizi kararlar aldıklarını söyledi. “Üç konfederasyon asgari ücret sürecinde iş birliği yapabilmek için bir ilkeler manzumesini oluşturacağız. Hangi ilkeler etrafında birlikte yürüteceğiz?” diyen Arslan, bu ilkeleri bu hafta içerisinde sonuçlandırmaya çalışacaklarını söyledi. Arslan “Asgari ücret tespit komisyonundan önce bu ilkeleri kamuoyuyla paylaşacağız.” dedi. Mevzuatta sadece en büyük konfederasyonun asgari ücret tespit komisyonuna katıldığını anımsatan Arslan, “Asgari Ücret Tespit Komisyonunun değiştirilmesini istiyoruz. Herkesin orada üye oranında temsil edilmesini, hatta emekli işçilerin de buralarda temsil edilmesi ve geniş bir temsille geniş bir platformda konuşularak asgari ücretin belirlenmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Batıda asgari ücretin istisnai bir ücret olduğuna, İspanya’da çalışanların yüzde 1’i, Fransa’da yüzde 8’inin asgari ücretle çalıştığına dikkati çeken Arslan, şöyle devam etti: “Orada asgari ücret bir limittir. Bunun altında kimse çalıştırılamaz limitidir. Türkiye’de asgari ücret bir limit değil, bir geçim ücreti. Çünkü çalışanlarımızın yüzde 42’si, 6.5 milyon insan asgari ücretle çalışıyor. Bu ücretler asgari ücret değil, onların geçim ücreti. O zaman bu sistemi buna göre yeniden gözden geçireceğiz. Bir kişilik çalışanı değil, 4 kişilik bir aileyi esas almalıyız. Vergi dilimlerinin bugünkü yapısının tamamen değişmesini, ücretlilerin vergi yükünün en azından asgari ücret oranındaki tamamının vergi dışı bırakılmasını istiyoruz. Yeni asgari ücretin enfl asyonun üzerinde ama aynı zamanda bir geçim ücreti olacak şekilde yeniden planlanmasını istiyoruz.”

ÜCRET ARTACAK, İLAVE YÜK NASIL PAYLAŞILACAK?

? Asgari ücretin en az enfl asyon kadar olması ve bir miktar da yukarısında belirlenmesine yönelik beklentiler Hükümet yetkililerinin de defalarca yaptığı açıklamayla canlı tutulmuştu. Kamunun artışın bir kısmını işverene yansıtmama yönünde eğilimi olduğu da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’nın açıklamalarıyla beklenti haline geldi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, işverene gelen ilave yükün azaltılması için bir model üzerinde çalışıldığını açıklamıştı. Gelir vergisinde bir mahsuplaşma olupolmayacağı yönündeki soruya “onu henüz açıklamıyorum” diyerek, gelir vergisi üzerinde bir çalışma yapıldığını ima etmişti. Bakan Vedat Bilgin bütçeden karşılığı ayrılarak ödenmesi şeklinde bir model üzerinde çalışıldığını açıkladı. Buna karşılık, bu modelin Hazine’ye ilave yük, ilave borçlanma ihtiyacı doğurmaması için sigorta prim ve gelir vergisinden mahsup yoluyla bir modelin uygulanabileceği belirtiliyor. İşverenin yükünü azaltmadaki araçlardan birinin tutar olarak 27,15 TL’ye denk gelen binde 7,59’luk damga vergisinin sıfırlanması olduğu değerlendiriliyor. Gelir vergisinde ise asgari geçim indirimi nedeniyle çok fazla hareket alanı bulunmasa da, gelir vergisi dilimlerinde ilk dilimin artışıyla yeni bir alan oluşacağı, gelir vergisi matrahının düşürülmesine yönelik bir düzenleme yapılabileceği kaydedildi. Ücretteki gelir vergisi matrahı, belirlenen brüt ücretten SGK işçi primi hissesi ile işsizlik sigortası işçi hissesi düşüldükten sonraki kısım olarak belirleniyor.

DİSK’TEN 5 BİN 200 LİRA ASGARİ ÜCRET TALEBİ

? DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, yoksulluk sınırı, gıda fiyatları artışı ve ekonomik büyüme dikkate alındığında 2022 yılı asgari ücretinin net 5 bin 200 lira olması gerektiğini söylemişti. Çerkezoğlu şu açıklamayı yapmıştı: “Gerek yoksulluk sınırı, gerek gıda fiyatları artışı, gerekse ekonomik büyüme dikkate alındığında 2022 yılında asgari ücret net 5 bin 200 lira olmalıdır. Dört kişilik bir ailenin asgari geçim şartlarını belirleyen yoksulluk sınırının Kasım 2021 itibarıyla 10 bin 200 lirayı aştığı, aralık ayında bunun daha da artacağını öngörerek, bir hanede iki kişi çalıştığında en azından bir yoksulluk sınırı kadar gelir girebilmeli. Bu nedenle 2022 yılı asgari ücreti en az net 5 bin 200 lira olmalıdır. En düşük emekli aylığı, asgari ücret düzeyine yükseltilmelidir.”

ASGARİ ÜCRETİ 15 KİŞİLİK KOMİSYON BELİRLEYECEK

? Bakan Bilgin, yeni yılda geçerli olacak asgari ücret rakamının işçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonunca belirleneceğini anımsattı. Komisyonun, ilk toplantısını Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ev sahipliğinde 1 Aralık’ta yapacağını belirten Bilgin, toplantının yüz yüze gerçekleştirileceğini vurguladı. Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda işçi tarafını Türkİş, işveren tarafını Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) temsil edecek. İşçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden 5’er üyenin olduğu komisyon, aralık ayı sonuna kadar yapacağı dört toplantıyla yeni yılda geçerli olacak asgari ücret rakamını belirleyecek. Asgari ücret mevcutta brüt 4 bin 203 lira 56 kuruş, net 2 bin 825 lira 90 kuruş olarak uygulanıyor.

TİSK: İŞVEREN DESTEĞİ HİÇ OLMADIĞI KADAR ÖNEMLİ

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Başkanı Özgür Burak Akkol, 1 Aralık’ta başlayacağı açıklanan Asgari Ücret Tespit Komisyonu çalışmalarının hızla tamamlanması görüşüne katıldıklarını, çalışanların enfl asyona karşı korunması talebini de olumlu bulduklarını açıkladı. Akkol, önceki yıllarda uygulanan, asgari ücretin bir kısmının kamu kaynaklarından karşılandığı işveren desteğinin de “hiç olmadığı kadar önemli hale geldiğini” belirtti. Akkol, çalışanların enfl asyona karşı korunması konusunda anlayış birliği içinde olunduğunu kaydettiği açıklamasında, “Çalışma arkadaşlarımızın sürdürülebilir refahı için, enfl asyon karşısında korunacak bir asgari ücret belirlenmesinden yanayız. Çalışma arkadaşlarımızın hayat kalitesini iyileştiren ve büyük-küçük bütün işletmelerimize değer katan her türlü kararın her zaman destekçisiyiz. Bununla birlikte bu yıl, asgari ücret müzakerelerinin küresel boyutta devam eden olağanüstü ekonomik şartların gölgesinde gerçekleşeceğini de unutmamalıyız” ifadesine yer verdi. Küresel olarak artan emtia fiyatları, enerji ve taşıma maliyet artışları, çip krizinin devam ettiğini, hizmet sektörünün henüz tam toparlanamadığını vurgulayan Akkol, “Bu nedenle, asgari ücret için, gerek küresel enfl asyon, gerek ülkemizin rekabetçiliğini etkileyen diğer faktörler de değerlendirilerek akılcı bir seviyede uzlaşı sağlanmasını önemli buluyoruz. Aynı zamanda, asgari ücret işveren desteğinin bu yıl da devam etmesinin, hiç olmadığı kadar önemli olduğunun ve yeni istihdam yaratılmasında kayda değer bir fayda sağlayacağının da altını da bir kez daha çizmek isterim” dedi.

GTO: İŞVERENE VERGİ YÜKÜ OLUŞTURMASIN

Gaziantep Ticaret Odası Başkanı Tuncay Yıldırım, işverenler olarak işletmeleri ayakta tutabilmek ve istihdama devam edebilmek için, işçilerin de yaşam standartlarını insani şekilde devam ettirebilmesi için öngörülebilirlik istediklerini söyledi. Yıldırım: “O nedenle işvereni ve işçiyi koruyan, enfl asyon ile erimeyen, işverene vergi yükü oluşturmayan, asgari ücret desteğine sahip bir ‘Asgari Ücret Sistemi ve Tutarı’ belirlenmeli“ açıklamasını yaptı.

BTSO: “VERGİ YÜKÜ HAFİFLETİLMELİ”

Türkiye’nin üretim ve ihracat üssü Bursa’da, kayıtlı istihdam rakamının yaklaşık 860 bin olduğunu belirten Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Başkanı İbrahim Burkay, bu rakamın yarısından fazlasının sanayi bölgelerinde çalıştığına dikkat çekti. Burkay, “Tedarik zincirlerinin bozulduğu, üretim ve taşımacılık maliyetlerinin rekor seviyeleri gördüğü bir dönemde, asgari ücret sosyal ve ekonomik hayatın bütünlüğünü koruyacak destekler ve üretim sisteminin sürdürülebilirliğini sağlayacak politikalar gözetilerek belirlenmeli. Yüksek enfl asyon ve yüksek faiz oranlarıyla mücadele ettiğimiz böylesine zor bir dönemde asgari ücret üzerindeki vergi yükünün hafifl etilmesi hem çalışanlarımız hem de işletmelerimiz için kritik önem arz etmektedir” açıklamasını yaptı.

KSO: ÇALIŞANA DA İŞVERENE DE DESTEKLER ARTIRILMALI

Kocaeli Sanayi Odası Başkanı Ayhan Zeytinoğlu ise şu açıklamayı yaptı: “Asgari ücret üzerinde 1.500 TL gibi bir vergi ve prim yükü bulunuyor. Bu yük kaldırılırsa işçimizin eline daha fazla ücret geçecek ve ekonomik olarak rahatlayacaktır. Ayrıca asgari ücret üzerinden kaldırılacak olan prim ve vergi yükleriyle birlikte, gelir vergisi dilimlerinde yapılacak düzenleme tüm çalışanlar açısından dolaylı olarak gelir artışı sağlayacaktır. Burada önemli bir nokta daha var. Konuya işletmelerin devamlılığı açısından da bakmak gerekir. İşverene asgari ücret desteğinin artırılması ve işverenin üzerindeki maliyetlerin hafifl etilmesi bizleri de rahatlatacaktır.”

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.