CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen'e Turgutlu'da semt pazarında, alışveriş edemediğini söyleyen yurttaş da pazarcı da çiftçi de şikayetlerini dile getirdi. Bir çiftçi "40 dönüm domatesimiz, 70 dönüm biberimiz tarlada kaldı. 20 dönüm tarla sattık borç ödedik" derken, bir yurttaş "Eskiden bir maaşımla bilezik yapabiliyordum, şimdi fileyi dolduramıyorum" sözleriyle dert yandı. Pazar esnafı ise "Geçen sene 700-800 kilo mandalina satıyordum, şimdi oldu 200-300 kilo" ifadesini kullanarak, alım gücü olmayışına tepki gösterdi.    

CHP'li Başevirgen, Manisa Turgutlu'da semt pazarına yaptığı ziyarette pazarcıların ve yurttaşların sorunlarını dinledi. Pazarcılar ürünlerini satamamaktan ve pazarın boş olmasından, çiftçi ürününün tarlada kalmasından, vatandaşlar ise alım gücünden, hiçbir şey alamamaktan yana dert yandı.

Pazarın boş oluşuna isyan eden bir pazarcı, "Bu pazar yerinde biz eve nasıl ekmek götüreceğiz? Geçen sene 700-800 kilo mandalina satıyordum, şimdi oldu 200-300 kilo. Geçen sene poşet 24 liraydı, bugün 60 lira. 6 bin 500 lira BAĞ-KUR ödeyeceğiz, 10 bin lira 12 bin lira maaş alacağız, yaşayacağım 5 sene" dedi.

"Biz Avrupa'daki vatandaşlar gibi olsun istiyorduk..."

Emekli maaşı yetmediği için pazarda kestane satarak geçimini sağlayan bir pazarcı, 20 liralık kestane isteyenlerin olduğunu söyledi. 20 liralık kestanenin 4-5 adet olduğunu belirten bir pazarcı, Başevirgen'in "emekli maaşı yetmiyor mu?" sorusu üzerine şu yanıtı verdi:

"Emekli maaşı yetmiyor mu değil, görmüyorum bile. Emekli maaşıyla mümkün değil hayatta bu işin içinden çıkamam. 12 bin 500 liralık emekli maaşım benim mazot param değil. Biz istiyorduk Avrupa’daki gibi vatandaş gelsin gezsin dolaşsın. Ama biz ekmek kuyruğunda koşuyoruz, yok market kuyruğunda koşuyoruz, nerede indirim var ona koşuyoruz." 

"Eskiden bir maaşımla bilezik yapabiliyordum, şimdi fileyi dolduramıyorum"

Bir diğer pazarcı ise, kendi ürünlerini ürettiği için pazarda tezgah açabildiğini, başkasından mal alarak pazarda satış yapanların artık tezgah açamadığını söyledi. Alım gücünün sıkıntılı olduğunu ifade eden pazarcı, "Geçen sene 20 liraya satıyorduk bu sene 30 lira bir fark yok ama geçen sene sattığımızı satamıyoruz" ifadelerini kullandı. 

Başevirgen'e dert yanan emekli bir vatandaş ise, "Kiram 12 bin lira, 500 lira kalıyor. Bir meyve alabildim başka bir şey alamadım. Eskiden bir maaşımla bilezik yapabiliyordum, şimdi fileyi dolduramıyorum" dedi.

"40 liraya ot satıyoruz millet alamıyor"

İlerleyen yaşına rağmen pazarda mal satmaya devam ettiğini söyleyen bir başka pazarcı ise "Para yok, mal satamıyoruz. Bir ekmek parası bırakıyor. Şeker hastasıyım, tansiyon hastasıyım, bir gözüm görmüyor. Hastayım ama tezgah açmaya mecburum, bunu yemezsek aç kalırız. Vatandaşlarda zorlanıyor, onlar da alamıyor. Onlarda para olsa bizden alacaklar, biz de para göreceğiz. 40 liraya ot satıyoruz millet alamıyor, daha ucuz ver diyor" diye konuştu.

"Borçları ödemek için 20 dönüm tarla sattık"

Ürünlerinin tarlada kaldığını söyleyen bir çiftçi ise iktidara isyan ederek şunları kaydetti:

"Domateslerimiz tarlada kaldı, biberlerimiz tarlada kaldı, mahvolduk. Bir buçuk liraya tarlada kaldı. Makine girdi, makine zaten 900 liraya topluyor, geri çıktı. 40 dönüm domatesimiz tarlada kaldı, 70 dönüm biberimiz tarlada kaldı. Ne yapacağımızı ben de bilmiyorum. Çiftçiyi mahvettiler, çiftçiyi yerlere serdiler. Biz eskiden pamuk ekiyorduk, pamuğa kota getirdi. Tütüne kota getirdi. Bir tek üzüm kaldı, ona da soğuk vuruyor. Tarlamızı sattık borç ödedik. 20 dönüm tarla sattık. Domates ekmesem, biber ekmesem tarlam duruyordu. İşçiye para ödeyemedik. Bizi bu duruma düşürenlere zehir zıkkım olsun, yesinler kan kussunlar. Kendileri kürekle götürüyorlar. Yandaşlarını dolduruyorlar, yediriyorlar, kendilerine yetmiyor."