Borsa rüzgarı tersine dönebilir mi?

Borsa rüzgarı tersine dönebilir mi?

Borsa İstanbul'a yatırımcı akını yaşanıyor. Yatırımcı sayısı 7 milyonu aşarken, küçük birikimlerini borsada değerlendirmek isteyen vatandaşların riski de artıyor. Suni fiyat artışları ciddi zararlar doğurabilir.

Türkiye'de yüksek enflasyon altında ezilmek istemeyen milyonlarca kişi, az da olsa birikimlerini Borsa İstanbul'da (BİST) değerlendirerek enflasyondan korunmak istiyor. Merkezi Kayıt Kuruluşu'nun (MKK) yayımladığı güncel verilere göre, borsada yatırımcı sayısı 11 Eylül tarihi itibariyle 7 milyon 140 bin 215'e yükselerek yeni bir tarihi zirveye ulaştı. Yalnızca son 11 gündeki yatırımcı sayısı artışı ise 882 bin 800 olarak kayıtlara geçti. Yılbaşından bu yana yatırımcı sayısındaki artış 4 milyon 500 bini aşarken, artış oranı ise yüzde 173,2 olarak gerçekleşti.

Özellikle 28 Mayıs seçimlerinden sonra hızlanan borsaya akın, yılbaşından bu yana 32'ye ulaşan halka arz sayısı ile yeni rekorlara da gebe bir durumda bulunuyor. MKK verilerine göre yılın ilk 8 ayında 32 şirket halka arz olurken, 41 milyon 737 bin 120 yatırımcı sayısına ulaşıldı. Halka arzlardan 42,86 milyar lira toplandı. Geçen yıl da 40 şirket halka arz edilirken, halka arzlara katılan toplam yatırımcı sayısı 8 milyon 713 bin 686 kişi olmuştu.

Peki hem şirketlerin hem de vatandaşların Borsa İstanbul'a olan bu ilgisi, risk barındırıyor mu?

"Bu furyanın sonu gözyaşı olacak"

DW Türkçe'ye konuşan Beykoz Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Evren Bolgün, bu soruya "Bu furyanın sonu gözyaşı ile bitecek" yanıtını veriyor.

Borsaya yaşanan akında en öncelikli nedenin vatandaşlar için yüksek enflasyondan korunma arzusu; şirketler için ise halka arz ile krediye ulaşmanın zor olduğu bu dönemde finansal kaynak yaratma ihtiyacı olduğunu vurgulayan Bolgün, borsaya yatırımcı akınının geçen yıl başladığını, 2023'te ise giderek hızlandığını dile getiriyor.

Beykoz Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Evren Bolgün

Beykoz Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Evren Bolgün Fotoğraf: Privat

Türkiye'de 20 yıl öncesinden pandemi başlayıncaya kadar borsa yatırımcısı sayısının en fazla 2 milyon seviyelerinde olduğunu hatırlatan Bolgün, "Geçtiğimiz günlerde ise sadece yeni halka arz olan bir şirketin hisselerine yaklaşık 4 milyon kişiden talep geldi. Bu anormal sayılar, vatandaşın enflasyon karşısındaki çare arayışının en net göstergesi" yorumunu yapıyor.

Borsaya yatırım riskli mi?

Bolgün'ün verdiği bilgilere göre, borsaya bir yatırımcı akını olsa da, açıklanan veriler milyonlarca insanın çok küçük miktarlarda yatırım yapabildiğini gösteriyor. Şu anda borsa yatırımcılarının yüzde 60'ının 10 bin TL'nin altında işlem yaptığına dikkat çeken Prof. Bolgün, "Yatırımcıların sadece yüzde 3'ü 1 milyon TL ve üzerinde işlem yapıyor ve borsayı yönlendiren asıl kesim de bu yüzde 3" diyor.

Vatandaşların küçük birikimleri ile yatırım yaptıkları hisselerde suni bir fiyat yükselişi yaşandığı uyarısında bulunan Bolgün, "Burada çok ciddi bir sorun oluşuyor. Bazı şirketlerin hisse değerleri hiçbir neden yokken 13-15 kat artıyor. Oysa bu şirketlerin yarın nasıl bir performans sergileyeceği bile belli değil" diye konuşuyor.

Türkiye'de faizlerin yanlış yere konumlandırılması nedeniyle, hisse fiyatlarında oluşan bu anormalliğin küçük yatırımcılar için tehlikeli boyutlara ulaştığının altını çizen Bolgün, şöyle konuşuyor:

"Sermaye piyasasının gelişmesi açısından sağlıklı olmayan bir şey yapıyoruz. Hak etmeyen şirketleri de bu furyada halka açıyoruz. Halka arzı hak ediyor olsa bile, hak etmedikleri fiyat değerlerine ulaşıyorlar. Gelecek yıl küçük yatırımcı için yüzde 100, bakın yüzde 99 demiyorum, yüzde 100 ciddi sorunlar ortaya çıkacak. Bu furyanın sonu gözyaşı ile bitecek."

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.